12
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
427
Okunma

Bu şiir, İstanbul’un maviliğinde süzülen bir martının izinde, kalpte saklı kalan bir aşkın izlerini sürüyor. Her dizede, rüzgâra karışan fısıltılarla geçmişe yapılan duygusal bir yolculuk var. Martının kanatlarında taşınan hatıralar, vapur dumanları arasında kaybolan sevdalar ve İstanbul’un kalbinde sessizce yankılanan bir özlem… Bu şiir, yalnızca bir aşkın değil, bir şehrin içinde gizlenen kalp sızılarını da anlatıyor. Okurken, her mısrada yüreğinizin kıyısına vuran bir dalga hissedeceksiniz.
Ufuklarda bir martı var,
Göğe çizmiş ince karar.
Her bakışta içim yanar,
Bir hayalde yıllar kanar.
Kanat çırpar enginlere,
Sanki taşır eski bir anı.
Götürür beni dünlere,
Yüreğimde ince bir sızı.
İstanbul’un kalbinde
Kaybolmuş bir sevda durağı.
Saklı kaldın bu aşkta,
Gizli bahçem, gönül yasağım.
Vapurlar geçer önümden,
Dalgalar vurur kıyıya usulca.
Sen geçmezsin hiç içimden,
Adın fısıltı olur rüzgar sustukça.
O martı döner belki yine,
Göğe hüzünlü bir imza atar.
Bakışım takılır o en derine,
Kalbimde İstanbul kadar yerin var.
Ve sen hep oradasın işte,
Bu şehrin ruhunda, sırrında.
Martı süzülür uzakta,
İçim düşer... Sen bu aşkta saklısın hâlâ.
5.0
100% (13)