Başarıyı hedef alın mükemmel olmayı değil. yanlış yapma hakkınızdan vazgeçmeyin; vazgeçerseniz yeni şeyler öğrenme ve gelişme olanağınızı kaybedersiniz. unutmayın; mükemmeliyetçiliğin arkasında korku yatar. insan olduğunuzu hatırlayarak korkularınızı göğü
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiirinizi beğeniyle okurken gözle ilgili şu dizelerim aklıma geldi; Göz benliğimize anlam veren özdür ağzı dili yoktur ama bir bakışıyla söyler bin söz Kimi göz üşütür bakanı yağdırır kar kimi göz bahardır göreni eder bahtiyar
Şiiriniz oldukça derin bir anlam dünyasına ve ustaca kullanılan dil özelliklerine sahip. Şiir, gözlerin etrafında şekillenen bir aşk ve acı ilişkisini anlatıyor. Hem içsel bir çözümleme hem de dış dünyaya karşı bir tepki olarak "gözler" sembolizması öne çıkıyor. Şiiri teknik açıdan çok yönlü bir şekilde incelemeye çalışacağım engin hoşgörünüze sığınarak. Sürçi lisan eylersem affola.
1. Tema ve Anlam bakımından tahlil ettiğimiz zaman öne çıkan hususlar söyle
Şiirin genel teması, gözlerin yaratmış olduğu büyüleyici etki, tutku, esaret, acı ve gözlerin arkasındaki derin duygular etrafında şekilleniyor. Şair, gözleri bir güç, bir iklim gibi betimliyor ve aşkın, acının ve bağlılığın insan ruhundaki etkisini yansıtıyor. Her bir dizede gözler sembolize edilen bir tema var:
Gözler, şairin duygusal ve zihinsel dünyasında derin izler bırakıyor. Bu izler, bazen aşkın derinliği, bazen de acı ve zararın izleri olarak beliriyor.
Gözlerin gücü ve etkisi, zaman zaman bir esaret, zaman zaman da bir özgürlük gibi işliyor.
“Zararımı saydı kâra gözlerin” gibi bir ifade, gözlerin ve dolayısıyla duyguların bazen insanın aleyhine işlediğini, başka bir deyişle aşka olan düşkünlüğün zarar getirdiğini ima ediyor.
2. Şiirin Yapısı hakkında inceleme ve inceleme yaptığımız zaman ortaya çıkan hususlar
Şiir, serbest ölçüyle yazılmış bir gazel formunda. Gazel, geleneksel olarak aşk, acı ve sevgilinin gözleri gibi imgelerle derin anlamlar taşır. Her beyitte belirli bir kafiye düzeni sağlanmış, özellikle her beyitte son kelimeler aynı sesle bitiyor, bu da şiire ritmik bir bütünlük katıyor.
Kafiye Düzeni: Şiirde her beyitte son dizede aynı -lerin ya da -lerin sesinin tekrar edilmesiyle bir kafiye düzeni kurularak şiirin ahenkli bir yapıya bürünmesi sağlanmış. Bu, bir bakıma sürekli bir dönüşüm ve aynı temanın her seferinde yeniden ortaya çıkışı hissiyatını veriyor.
3. Dil ve Sözcük Kullanımı yönünden el aldığımızda tespit ettiğim hususlar şöyle
Salih Erdem'in şiirinde dilin ustaca kullanımı ve sözcüklerin anlam yüklü seçimi dikkat çekiyor:
“Göz göze gelinince, nüfuz eder öz öze” ve “Gönül ile aramı hep açsam da” gibi ifadelerdeki mecazlar, gözlerin zihinsel ve duygusal bir etki alanı yarattığını anlatıyor.
"Sürükledi ardı sıra gözlerin" ifadesi, gözlerin zorlayıcı gücünü, insanı kendine çekişini simgeliyor.
“Boğazıma düğümledi sözümü” gibi bir deyim, gözlerin konuşmaya engel olma ya da duyguları haps etme gücünü anlatan anlamlı bir kullanımdır.
"Süzüm süzüm süzdü çare gözlerin" gibi bir ifade, gözlerin bir büyüleme ya da kapsama etkisini çok güçlü bir şekilde yansıtıyor.
Şiirdeki mefhumlar, her bir dizede başka bir yönüyle aşk, esaret, ızdırap, özgürlük gibi temalarla ilişkilendirilen gözler üzerinden anlatılmıştır. Bu bakımdan dilsel anlam derinliği oldukça yüksektir.
4. Ses Uyumu ve Ahenk yönünden incelediğimiz zaman ortaya çıkan ve kendini gösteren hususlar şunlar
Şiirin ses uyumu, bir melodinin ardında yankılanıyormuş hissi uyandırır. Salih Erdem, uyaklar ve aliterasyonlar gibi ses sanatlarıyla şiirine derinlik ve bir melodik yapı kazandırmış:
Aliterasyon (ses tekrarı) kullanımı da çok barizdir: "Süzüm süzüm süzdü", “Kalp-gâhıma pervasızca dalarak”, “Düğümledi sözümü, bağındaymış” gibi tekrarlar sesin ritmini ve melodisini güçlendiriyor.
Bu teknik, sözcüklerin sesine odaklanarak şiire ritmik bir akış ve derinlik katılmasını sağlıyor.
5. Söz Sanatları ve İmgeler yönünden el aldığımızda tespit ettiğim konular şöyle
Şiirde çok sayıda söz sanatı ve imgeler kullanılmış. Her bir beyitte bu sanatlar şiire derin anlamlar katıyor:
İroni ve Zıtlık: “Kırılmadı ah o gâvur inadı / Yerli yersiz sınavlarla sınadı” gibi dizelerde, hem gâvur kavramı hem de inadı gibi güçlü zıtlıklar yer alarak, her bir kelimeyi çarpıcı hale getirmiş.
Tezatlar: Aşk ve acı arasındaki ince çizgi şiirin ana fikrini oluşturuyor. Aşk bazen bir özgürlük, bazen de bir esaret olabiliyor.
Mecazlar: “Depremleri derunumdan çok vurdu / Hasretinin çöllerinde kavurdu” gibi ifadeler, gözlerin oluşturduğu etkiyi, içsel ve fiziksel dünyanın yıkımı olarak tasvir eder.
6. Sonuç olarak şunları söyleyebiliriz özetle
Şiir, gözler üzerinden aşkı ve onun doğurduğu acı, esaret, gücü, zararı anlatıyor. Salih Erdem, gözleri yıkıcı bir iktidar gibi betimleyerek, aşka olan derin bağlılığı ve bu bağlılığın insanı nasıl etkilediğini gösteriyor. Bu şiir, gözlerin gücüyle şekillenen bir insan ruhunun derinliklerine inen bir yolculuk gibi. Aynı zamanda şiirsel dil, özlemler, imalar ve metaforlar üzerinden çok katmanlı bir anlam yapısı oluşturuyor.
Teknik açıdan şiir çok sağlam temellere oturmuş, her bir kelime ve ifade dikkatle seçilmiş ve şiirsel yapının içine yerleştirilmiş.
Duygusal ve anlam yoğunluğu yüksek, okurda hem ruhsal hem de zihinsel bir etki bırakma amacı güdülmüş.
Kafiye, ölçü ve ses uyumu, şiirin melodik yapısını güçlendiriyor ve okuru bu içsel dünyaya çekiyor.
Sevgili hocam siz yazın biz okumaya devam edelim. Delibal tabiriyle gerçekten enfesti. Tebriklerim çokça.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.