0
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
87
Okunma
Düşlerinin kafeslerinde çok oyuncu
vasat altı performmanslar belki afrika için doyurucu
bir çemberin ilk noktası ve de sonuncusu
başladıkça tamamlanan yorumsuzu
Sokağında epeyi seyyar
tezgahını açarken gün gözünün altında
ter damlaları sayılıyor şıpır şıpır
dünyası değişiyor
tasarlarken iki üç kodlu butonlarını dairesinde
kaçıyordu korsanlardan sallanıyordu fırtınalarda
hükmediyordu çemberinde bilgisinin
aldığı her kare her küp yuvarlanıyordu
kaçınılmaz olana
kimi içerde özgür kime dışarı da tutsak
kocaman bir lokma ve serçedeki kursak
saatlerce düşünüp bir türlü taşınamıyordu
özgürlük tasması boğazını yakıyordu
çokça alıyordu alı yordu
akı kayboldu
bu soğuk havalarda yak’ıyordu
tüketti tüketebileceği kadarını
artık daha hızlıca kendini yakıyordu
kuruyan pınarları çatlamış gözaltları
kırılıyordu algı hanedanının izdüşümleri
karanlıkları ısıtan umudun çakmak çakmak gözleri
hasetin ellerindeki son koleksiyon parçasıydı
rezalet haldeki provokasyon elbisesi
her şeyin fiyatı değişirken
kimisinin ucuzluğu hiç değişmiyordu
hep algısında bir yazıyordu
ona bende bir koyduğumda ikiliyordu
mini mini hesapların peşinde sheldonlar
celeron işlemci, bellek ise taşeronlar
devasa planlarla her yıl çözümlerden uzağa çıkıyor
kırık haramiler ve kalleş daltonlar
üstünüze geldi yeni teknoloji şu an tutun
vaktiniz otuz dakika yoksa o kut aldu
parazite iyi gelirdi emre dut aldu
ne kadar hoş bir gün güzeli
dalgalı elbisesinde çiçeklerle sanki al aldı
öbür yanda bu çember mahallesinde
köşe başlarını da ufak tefek çakallar tuttu
ne hoş bir çakal doğasının yolunda
kış geldiğinde kıçta açıkta
döndü durdu kendi kuyruğunu tuttu
5.0
100% (2)