1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
147
Okunma
Yemyeşil fidan iken kökünden toprağından
Ayrık otu misali söküldüğün oldu mu
Elemin demliğinden çilenin bardağından
Kendi içine doğru döküldüğün oldu mu ,
Hani bir yara vardır kabuklaşır zamanla.
Yüregin tut kaşı der aklın yarayı anla ,
Kısaca diyorum ki mutlu musun yaranla,
Yaranın kabuğuna çekildiğin oldu mu ?
Belki de korkar insan aynayı göstermekten;
Aynı gülü kırk defa kırklayarak dermekten.
Hani doğruya bakıp yanlışı gidermekten;
Kül rengi yargılarla yakıldığın oldu mu.
Kuyu kuyudan derin kuyu varmaz eşine ,
Kimi papuca hasret kimi düşer meşine
Fikriyatın cengine düşünce güreşine
Felsefe oltasıyla takıldığın oldu mu ?
En çokta Sokrates’i benimsedim nedense
Çünkü aynı değildi pişen fikirle , ense
Seçmemekte seçimdi, seçtikleri kör pense
Sızlayan bir diş gibi çekildiğin oldu mu.
Niyetleri okuyup altta kalmalı bazen ,
Belki de altda kalıp yükselecek semazen
İnsan şaşar beşer ya kayar hani şirazen ,
Çıkıp o teraziye büküldüğün oldu mu
Ruhla beden tartılır en gölgesiz şekilde.
Bembeyaz bulutların resimleri akılda.
İmtihan dünyasında hayat denen okulda ,
Seninde bazen yere çakıldığın oldu mu
Bazen harf olacaksın saman alevi gibi ,
Gizliden tüteceksin gözükmeyecek dibi
Sığdı mı hiç gözüne geçmişinin klibi ,
Aynı filmi izleyip sıkıldığın oldu mu .
İbrahim Sezgin
5.0
100% (3)