DÖRDÜNCÜ CEMRE OLSUN
Diriltici nefesin sonsuzluk bestesinde,
Kuraklaşan gönüller sevgiyle cemrelensin. Tökezlensin kîn, nefret güllerin destesinde, Güzellikler hakikat tüllerinde elensin. Her düşüşten kalkışa, çekişen tüm hislere, Ateşten sineleri saklayan mihverlere, Zaman tünelindeki kara düşüncelere, Yeni bir cemre düşsün, her iklim huzur versin. Her mevsimde bir hikmet, her yeşeriş bir ahenk, Gönüller hazan görmüş yapraklar kadar ürkek, İrem bahçelerinden güller derilene dek, Goncaları bekleyiş yeniden emeklensin. Karanlık boğulurken zamanın tan yerinde, Nur yağsın damla damla düşlerin mevsiminde, İklim bulsun benlikler hep rüzgârın sihrinde, Barış gök kuşağının renkleriyle demlensin. Rüzgâr kahkahalarla essin, renkler gülüşsün, Ruhlara birer birer dördüncü cemre düşsün, Taş kalplerdeki sertlik tül şefkate dönüşsün, Günah buharlaşırken insanlık silkelensin. Hülyaların özünü bahar kokusu sarsın, Ümitler perde perde zirvede dalgalansın, Sevgi yumağındaki bir uç ufka dayansın, Yüreklere bu heves ilham gelsin şevk versin. Çocuklar incinmesin, koparılmasın güller, Olmasın bu savaşlar, barış görsün gönüller, Bizlerin olsun artık gelecek güzel günler, Sevgi, saygı, hoşgörü olmasın mı ne dersin? |
Sevgi ve dostluk dördüncü cemredir zaten. Gönlümüze bir düşerse gitmez, o cemrenin düşmediği gönül bahçesinde bülbüller ötmez