GAR/LAR
Yolcu ederiz veya karşılarız,
Uzaklardan gelen ve gidenlerimizi. Her gün, her saat... Biri gider, biri gelir, Otobüslerin peronlara. Gelen ve giden yolcularda, Kimi neşe, kimi hüzün kokar. Gidenler genelde; Bir eş, bir dost... bir sevgili Bırakır arkasında. Umudu vardır... Belki kısa, belki Uzun bir süre sonra! Dönecektir, nasılsa! Eller, mendiller sallanır ardından... Döner...döner bakar...ağlarsın. Garlar... Hem ayıran... Hem birleştiren garlar. Bir zaman; Yolcu etmiştim En yakınımı! Uğurlamaya geleni çoktu! Her kes severdi O’nu! Zaman geldi... Hareket başladı. Bir yolcu daha gidiyordu... Dünya garından. Hiç arkasına bakamadı O! El sallamadı... Mendil sallamadı, kimse! Ağladım... Ağladı herkes... Son yolculuğuydu bu, babamın Dünya garından. Ve bir daha... Çok istesek de Dönemeyecek babam geriye. Ruhun şad olsun... Hakkın helal et babam. |
Kaleminizi
Çok güzeldi.
Saygılarımla Müdürüm............