Köydeki Yıkık Dökük EvimizKöydeki yıkık dökük evimiz, Duvarlarında çatlaklar, zamana yenilmiş. Bir zamanlar cıvıl cıvıl, sevgiyle doluydu, Şimdi sessiz bir bekleyiş, hüzünle yoğrulmuş. Çatısından sızar yağmurun damlaları, Bir zamanlar yıldızlar aydınlatırdı odaları. Kapısı eski, gıcırdar rüzgârda, Köydeki evimiz, hüzünle anılır artık orada. Bahçede otlar büyümüş, iz bırakmış terk ediş, Eskiden gülen yüzler, şimdi bir hayalmiş. Sobanın külleri çoktan savrulmuş rüzgâra, Köydeki evimiz, hatıralarla dolmuş kara kara. Her çatlak bir hikâye, her yıkıntı bir iz, Zamanın acımasız eliyle şekillenmiş. Ama yüreğimde hâlâ ilk günkü gibi durur, O yıkık dökük ev, içimde hep sıcak kalır. Gözlerim kapalı, hayallere dalarım, O eski günlere, o masum yıllara varırım. Köydeki evimiz, hüzünle yıkılsa da, Ruhumda yaşayan bir sevda hâlâ orada. |