GİDENİN ARDINDAN
**********GİDENİN ARDINDAN**************
Dünyayı kendinden mahrum bıraktın, Nedeni neydi bu kadar erken davranmanın, Yok olmak Murat’mıydı insan da. Sanki acelesi var gibi. Güneşi gurup gurup batırıp gitmek. Bir masal yaşamak anında, Hayal perdesinden. Düşün şimdi senden ne kaldı.. Hatıran dolaşmakta kara gün gibi… Beşikte ninni dolanmakta, Sana senden benim yüzüme. Ninniler gezinmekte sol yanımda. Dilimden düşmeyen, “Seni seviyorum” Kelimesi, Uykularım şirin degil bu aralar, “Uykun şirin mi” demek geçmiyor içimden. Dönüm noktasındamıyım ben. Belki de bu hayat yıprattı beni, Utanıyorum demeye, Sen bendesin ölümcül biçimde, Nefes darlığına iyi gelen hislerimle, Bu nasıl bir dünya. Cüretkar yerleri çok gizli. Renkler cümbüşün de kaybolmak, Dünler hasret yüklü, Bugünler dönüş deryasında yüzmekte. Bu nasıl bir dünyadır. İnsanoğlu kederli, İnsan oğlu renk cümbüşünde gezinmekte. Hayal dünyasında yaşayanlar var. Omuzlar da hayatın yükü. Ölmek krtuluşmu Anne. Ölüm hakikat mı, Gam deryasın da kaybolmak gibi, Yüz çevirmek Dert Tarlasına ekin ekmek. Ne eklemek gerekli dert-tasa yerine. Ben seni, Ben seni, aradım uykusuz gecem de, Kim benim beşik sallantım da, Ev duvarlarında kokusu olan, Nefesi yüzümde, Sesi kulaklarım da. Ne cevap versem “ana” Bilmedim, bilmedim “ana”. Ölüm kurtuluşmu, Ya geride bıraktıkların. Hayatta ceber dolaşan. Yalnizlık sana yakışmadı. Toprağa seni ısmarlamak gibi, Şimdi dağ uçtu, kartal kaldı, Günü mü Anne. 21.12.24 / Saat 09,27 – Mehmet AY |