Bir Çare AdemBir çare Adem, yorgun gönlüyle, Kâinatın yükünü sırtına almış, Ağır adımlarla geçmiş vakti, Her nefeste bir ah, her adımda bir yangın. Gökyüzü mavi, ama ona gri, Toprak verimli, ama ona çorak, Elinde bir avuç umut, Gözlerinde koca bir hüsran. Hangi dağ aşılır, hangi yol bulunur, Bir çare Adem, bilmiyor soruları, Sormaktan bıkmış, cevap aramaktan yılmış, Sessiz bir dua gibi, savrulmuş zamana. Ne güneşin sıcaklığı, ne ayın huzuru, Huzur, yitik bir kelime olmuş dilinde, Ellerinde nasır, kalbinde bir fırtına, Bir çare Adem, kendini arıyor hâlâ. Belki bir tohum, belki bir nefes, Belki de bir sözle bulur yolunu, Ama şimdilik, bir çare Adem, Dünyaya eğilmiş, çaresizce bakar. |