GÜVENİN KIRILDIĞI YERGüvenmek, sevmekten öte bir bağdır, Kalbin en derin köşesinde saklanır, Sevmek gelir, geçer, yanar söner, Ama güven, ruhun sessiz sığınağıdır. Bir gün, ansızın bir gölge düşer, O masum bağın üzerine bir leke iner, Ne bir fırtına kopar önce, ne de bir ses, Sadece içten içe çürür umutlar, sessizce. Aldatıldığını anlamak, ne garip bir acı, Sanki bir bıçak değil de, bir buz dokunmuş gibi, Damarların donarken, ateş yakar içini, Ve sorarsın kendine: Bu kadar mıydı? Bir dost, bir sevgili ya da bir söz, Ne fark eder ki, aynı yara her çöz, Bir kez kırıldı mı o cam, Parçaları toplasan da, eskisi olmaz bir an. İhanetin sesi yoktur, ama yankısı büyük, Koca bir dağ devrilir, ruhun altında bükülür, Düşünürsün: Nerede yanıldım, nerede güvendim? Oysa hatanın suçlusu değil kalptir, Sevmek suç değil, inanmak suç değil, Suç, dürüstlüğü bilmeyen yürekte saklıdır. Şimdi sorsalar bana: Sevgi mi kıymetli, güven mi? Derim ki, güven; çünkü o kök gibidir, Sevgi bir çiçek, bir bahar mevsimidir, Ama güven, tüm yıl duran gökyüzüdür. Güven biterse, renkler solar, Sevgi bile can çekişir, kurur yapraklar, Ve insan, güvensiz bir dünyada, Kendi kalbine bile uzak yaşar. Şimdi anlıyorum, diyorum kendi kendime, Hangi acıdan geçersen geç, İhanetin izleri hep kalır ellerinde, Ama unutmamayı öğrendim, Güvenmek kolay değil, fakat Yine de onurludur, çünkü ihanetin kirine bulaşmaz. Bu yüzden artık sevginin peşinden değil, Önce güvenin izinden giderim. Sevgiyi de bulursam ne mutlu, Ama güvenmeden, sevmek bomboş bir yokuştur RAMAZAN ACAR |