Bu Yüzden
semada yankılanırken şimşekler
ıslanmaktan korkup yağmurdan kaçtık arnavut kaldırımlı sokaklarda suyun tıkırtısını dinleyip su birikintilerinde zıplamak varken. ve her boranda evlerimize koştuk saçlarımızın şımarmasına izin vermeyip. yağmur ve rüzgârın dizelerde hissettiği gölgeli bir mutlulukla çığlık atması bu yüzden gecenin ellerinde gökyüzünün parlayan süt dişlerine baka baka para biriktirmek için harcadık ömrümüzü, parayı da harcayamadan öldük. arkamızdan tutulan sahte matemler bu yüzden dünya kan gölüne dönerken din, mezhep kavgası yetmedi birçoğuna tarikat, cemaat dövüşleri de yaptılar. çığlık atan ruh havuzunun yüzeyinde erdem kaybolup gitmişse hangi inançtan olsa ne yazar? ahlaksızlığı hep karşı tarafta aramak bu yüzden her şeyi israf ettik bilhassa ömrü, frezyaların büyüleyici kokusunu hissedemeden öğrenemeden hayatın anlamını zaman uçup gitti uzaklara. karanlığa karşı ne kadar güçlü olsa da ruh insan iki dünyanın sınırında yürür. geçici olanı ısrarla tercih etmek akıl alacak gibi değil bu yüzden saplarından kopmak istemeyen çiçekler arasında fırtınalarda devrilir bazı ağaçlar kökleri sağlam olmadığı için. yaşam römorkuna gereksiz aldığı fazla yük yüzünden devrilen tüm insanlar gibi Seğmenoğlu (Osman Akçay) |
Şiir bir bütün olarak harikaydı
tebrik ederim.