Yalnızlık
Yalnızlık içimde acıdan acı
Yalnızlık ruhumda dinmeyen sancı Yalnızlık kendinden bile davacı Kenarı yırtılmış resim yalnızlık Boşlukta sesimin yankısı olmaz Hınca hınç sokaklar zihnime dolmaz Aynada yüzümden başkası kalmaz Kendime verdiğim isim yalnızlık Tarifsiz derinlik dipsiz bir yara Ömrümü bilerek düşürdü dara Gecenin avcunda zifiri kara Heryeri kaplayan cisim yalnızlık Boğazım bin düğüm harflerim kayıp Kim düşer kelama sükuttan cayıp Titreyen elimi sebepten sayıp Aslımı lağveden kesim yalnızlık Şiirden şehirden sürgün düşüren Alevsiz ateşsiz insan pişiren Nasıl da ölmedim diye şaşıran Zehirden türemiş kısım yalnızlık Yarınım kayıpken dünü aramam Pusulam bozuldu yönü aramam Saati mevsimi günü aramam Ne Eylül ne Ekim, Kasım! Yalnızlık Yalnızlık yalnızca şiirime yar Yalnızlık yalnızca kendi için var Yalnızlık tül gibi cismimi sarar Huzurdan payıma hasım yalnızlık H. |
Yalnızlık yalnızca kendi için var
Yalnızca yalnızların anlayabileceği bir çelişki ya da paradoks diyeyim..
Sevgimle..