BİR KENTE ALIŞIYORUMHer manzarası yüreğime bir acıyı işleyen Diyarbakır için… Bir kentin hep acıya çıkan sokaklarında yürüyorum hiç bir şey düşünmeden gözlerimi kısarak bakıyorum çocuklara acı gülüşlü bebeklere hiçbir şey düşünmeden gün yirmidört saat çalışan yorgun gülüşlü analara bakıyorum yüzlerinde çizgiler bin yıllık yanık yemek kokuları karışıyor kömür kokusuna bağırsam sokak sonu evinde işitilir bir evin penceresi diğerinin balkonuna açılır küfür bu kentin diğer adıdır çocuklar küfürle yetişir yorgun ve kızgın bir adam küfreder karısına bir gece acıya çıkan sokaklarda sarısız güneşler doğar gözyaşları silinmemiş çocuklar gördüm köşebaşlarında ellerinde peynir-ekmek ellerinde salçalı ekmek güneşe bakmayan kadınlar gördüm ışığa açılmayan perdelere sarılmış ve acıya çıkan sokaklarında yürüdüm bu kentin yaşamın anlamını anlamsızlığında arayarak çıkarıp saatimi kolumdan zamanın bilinmeyen kesitine atıyorum kurtulup bu lüks zaman kavramından zamansızca yürüyorum saçlarımı bile unutarak… birsen. |