YÜREĞİ BÖYLE YAKAN
Bir leyl-i sabadır yâr, böyle başımda esen
Aşkın hâr-ı mıdır ki, yüreği böyle yakan Arzulanan canan mı, tutup nefesim kesen Sevda nâr-ı mıdır ki, yüreği böyle yakan Acısı duyulur mu, dikeni batan gülün Ne kadar savrulsa da, kumu biter mi çölün Kızıl güle sevdalı, şeyda olmuş bülbülün Ahın zâr-ı mıdır ki, yüreği böyle yakan Sevdaya bandırılmış, oklarla dolu sadak Şamdanlarda ışıyor, mumla sunulmuş adak Sevgi ağır basınca, sükuttadır dil, dudak Aşk vakâr-ı mıdır ki, yüreği böyle yakan Şeyda olan bir yiğit, dolaşırken divane Sine liman olmuşsa, gerek yoktur havene Buğulanmış o gözler, bakar iken sevene Aşikâr-ı mıdır ki, yüreği böyle yakan Gönülleri coşturan, aşk bir sevgi seliyse Kim tutacak ki onu, birazcıkta deliyse Kutsallık vardır onda, el ele sevgiliyse İtibar-ı mıdır ki, yüreği böyle yakan Gece ve gündüzünde, dildir yarini anan Bir buse bir badeyle, gönül olmalı kanan Helalidir elbette, cana can olan canan Hâkkın nur-u mudur ki, yüreği böyle yakan Lüzumsuz’um tam senin, sevdiğine güvenin İpeksi kumaş gibi, sevgi salgılar genin Mutlu olmak hakkıdır, elbette ki sevenin Düş pazar-ı mıdır ki, yüreği böyle yakan Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI LEYL : Gece LEYLİ : Yatılı SABA :Gün doğusundan esen, hafif rüzgar LEYL-İ SABA : Gece rüzgarı HÂR : Sevda ateşi NAR : Aşk ateşi AH-I ZÂR : Figan etmek, üzüntüyü haykırmak VAKÂR : Ağır başlılık AŞİKÂR : Açık, apaçık, ortada olan HAVEN : Sğınak İTİBAR: Saygı gören, değerli, güvenilir |
Tebrikler üstat..
Selamlar ve saygılar..