Diyarbakır'ı Özledim
Sabahın beşinde taze tatlı var diyen çocukların seslerini
Ev tüpü satan mahalle mahalle dolaşan seyyar satıcılarını Ofis dağkapı huzurevleri diyen simsarların sesleri ile uyanmak Fırında yeni çıkmış sıcacık mis gibi kokan ekmelerini özledim Komşularımızın hiç kitlenmeyen sürekli açık kapılarını Gelen misafirlere başım gözüm üstüne demelerini Salonun orta yerinde uzunca kurulan yer sofrasına sıkışarak oturduğumuz Tadına doyamadığımız kibe mumbarı komşularımızla paylaşmayı özledim Diyarbakır insanlarının mert delikanlı olmaları Verdikleri sözlerin arkasında olduğu yerine getirmeleri Onların sözleri bir senetten daha sağlam olduğu O gururlu ve o onurlu insanları özledim Tarih kokan Diyarbakır surlarını özerine çıkmayı Dünya mirası olan Hevsel bahçesinde oturur demlenmeyi Sur içinin dar ve ışık alamayan sokağında volta atmayı Kervanların geçtiği on gözlü köprüsünü özledim Diyarbakır insanların gözleri karadır Gençleri deli doludur dostlukları sağlam ölümünedir Haksızlığı kabul etmez kimsenin önünde diz çökmez Mazlumların yanında yer alan eyvallahı olmayanları özledim |