ÇAY VE SİMİT ***
Sabahın serin nefesi
vurur yüzüme, Vapur kıyıya yanaşır ağır ağır, İstanbul’un kalbinde, Boğaz’ın maviliği, Elimde bir simit, sıcacık, gevrek, Eminönü’ne doğru yol alır. Yanımda dostlar, çayın dumanı yükselir, Adalar uzakta, silüeti bir masal gibi, Martılar çığlık çığlığa, ekmeğin peşinde, Birlikte olduğumuz her an bir başka güzel. Kız Kulesi, yalnız, ama mağrur bir bekçi, Sahil boyu yürürken dalgalar fısıldar, Denizin ritmi kalbimize uyum sağlar, Martılar da eşlik eder bize, gökyüzünde döner. Çay bardaklarında dostluğun sıcaklığı, Her yudumda hatıralar dolaşır dilimizde, Simit paylaşılır, gönüller bir olur, Bu sahil, bu Boğaz, Kız Kulesi ile sonsuzluğudur. Bir yudum daha, İstanbul’un rüzgarı saçlarımızda, Vapurun düdüğü Adalar’a çağırır, Ama biz kalırız, dalgaların içinde kayboluruz, Martılar gibi özgür, dostlukla sarılı. HÜZÜN DENİZİ |