İSTER MELE İSTER ULU İSTER ÖT
Fıtratı ilâhi sana dil vermiş.
İster mele,ister ulu, ister öt. Merkep inadından ayağın germiş. Demiş; hizmetkârın şu alnından öp. Kimi bir tutam ot için melemiş. Mavi boncuk şavkın vermiş boyunda. Kimi külçe.külçe altın dilemiş. Level atlarken yenilmiş oyunda. Kimi ulur iken kuyruk kıstırmış Elin vermiş kolu kökünden çıkmış. Dişsiz mağaradan tayfun estirmiş Meğer yaşamaktan alenen bıkmış. Biri var ki ,hüd hüd misali öter. Çalışır-çırpınır hakkını arar Fazlası yok burnunda darı tüter . Daracık alanda toprağı karar . Tan ağarırken kımıldar kör tavuk. Uzun uzun öter durur çil horoz. Çöpte bulur dişte doldurmaz kovuk. Asfaltta yeşerir ağaç-ı gazoz. Birleşmek gerekir ortak bir dilde. İster mele,ister öt,ister ulu. Savrulma fırtına,kasırga,yelde. Emin adımlarla geç duble yolu. O yol barındırır hep çakıl-diken. Say adımlarını, düşün -taşın at. Hesapla virajı yol yakın iken. Viraj keskin ruhuna heyecan kat. Bremen’de mızıkayı destele. Var kulenin zirvesine tünele. Bir kublecik hüzzam şarkı bestele. Gireceksin en karanlık tunele . Emine Balı Oğuz |
kelli felli nice beğeni varken,
ortaya karışık salatanın içinde ne varı anlamadım açıkçası,
ki
muhtemel onlar dahi,
ben kendimi beğendirme derdindeyken yazar.
farkındasınızdır umarım yorumların ikinci satırı olmadığının...
bizde gelenektir el vermek,
el veriyorum size,
popülerlik bir zaman haşa başa da bela,
farkındasınızdır umuduyla hep !
eyvallah.