BÖYLE SABAHLARDA
geçmiş suları çekilmiş bir kıyıdır
boşluğunu dolduramadığımız aylak günlere kırık dökük umutlar yaralı sözcükler ötelenmiş düşler ve elbette bazı güzel günler belleğimize nü poz verir orda pişmanlıkların ince notaları düşer rüzgarla dingin şafaklara rüzgar dağılırken kırık camlardan loş odalara silinir çocukluğun coşkun yazları hüznün yaşı siner ılgıt ılgıt solgun duvarlara albümdeki siyah beyaz resimler kanatır anıları güz günlerine solar saksıdaki güller tel tel dökülürken taç yaprakları çiğ düşer sabahın kirpiklerine işte bak! keder şu kurşuni şafağın tortusudur tenimizde bu yüzden böyle sabahlar buğulu bakar bize yaşam yüzümüze vurur kusurumuzu böyle sabahlarda bir atımlık kurşunuzdur kendimize! Şahin Çınar |