Akilem Diyorsan
Akilem diyorsan,
Vedud dağlarında, muhabbet fedaisi olmalısın! Rahmani aşk ve sevgilerle dolmalısın! Yorulmak, usanmak nedir bilmeden, Fikri güzel gönlü güzel insanları arayıp bulmalısın! Akilem diyorsan, Sen yaşadıkça, karnını, helal lokmalarla, doyurmalısın! Hak ile batılı, işin kolayına kaçmadan, birbirinden ayırmalısın! Henüz tüyü bitmemişlerin hak ve hukunu, Her mekanda her daim, mert ve yiğitler gibi savunmalısın! Akilem diyorsan, Dostum dediklerin için, şirin uykularından, feragat etmelisin! Kederlendiğinde, Allah’ın "Ya Sabur" esmasını çekmelisin! Ne pahasına olursa olsun, kardeşlik kılıçları paslandığında, Gerçek sevgi ve muhabbetlerle, çok ustaca keskin bilemelisin! Akilem diyorsan, Fani dünyanın, geçici makamlarına, Allah diye tapmamalısın! Birbirinden hayırlı, güzel yollar varken, şeytani yollara sapmamalısın! Karanlık çıkmazlarda çarnaçar olsan bile, Hiç bir insana, asla ve asla kemlik ve çirkinlik yapmamalısın! Akilem diyorsan, Asil ve yufka gönüllerde, en manidar tahtları kurmalısın! Söz verdiğinde, kesinlikle ve kesinlikle, sözünde durmalısın! İnsanı, cehennemlik eden, nefsin şeytani heves ve arzularına, Var gücünle, en kuvvetli en şiddetli iman şamarını, vurmalısın! Akilem diyorsan, Kainatın sahibi, şanı yüce Allah’tan, başkasının önünde, eğilmemelisin! Yerin göğün sahibinden başkasına, eyvallah dememelisin! Gönlün nadasa bırakılmış bereketli topraklarında, Kokusunu Efendimizin teninden alan, Muhammedi gülleri yetiştirmelisin! Akilem diyorsan, Hangi makamda olursan ol, insanlara, çok hayırlı ve faydalı olmalısın! İyi günde de, kötü günde de, dostlarının, yanında bulunmalısın! Sevdaların pazarında, işini gerektiği gibi yapan mahir bir tellal olup, İnsanı cennetlik eden, rahmani aşk ve sevdaları satmalısın! Akilem diyorsan, Bir işi yapmadan önce, on kez ölçüp, bir kez biçmelisin! Bu emanet canın, teninde oldukça, dostlarını çok iyi seçmelisin! Susuzluktan bağrın yanıyor olsa bile, Ya göründüğü gibi, ya da olduğu gibi olanların elinden suyunu içmelisin! Akilem diyorsan, Birbirinden güzel, gönül köprüleri kurmalı, ve gönül otağında oturmalısın! Sofran bereketlensin diye, birilerini sofrana buyurmalısın! Doksandokuz esması olan, din gününün sahibinin, Merhametlilerin en merhametlisi olduğunu, herkese duyurmalısın! Akilem diyorsan, Ölmüş kardeşinin, etini yememek için, gıybet ve dedikodusunu etmemelisin! Zalimleri, namertleri, şerefsiz ve namusuzları, vicdansızları sevmemelisin! Bu üç günlük dünya menfeati için, Nedeni ne olursa olsun, insanların ziyaretine, gidip gelmemelisin! Akilem diyorsan, Emri-bil maaruf nehyi-anil münkeri içtimai hayatta emredildiği gibi yaşamalısın! Küs ve dargın olduklarınla, bir gün önce, kucaklaşıp barışmalısın! İnsanı, cennete götüren, rahmani yollarda, aşk ve şevkle canı gönülden herkesle hummalıca yarışmalısın! 21/ Mart/ 2017 |
muhterem,
yapay zeka ( kafam iyi ve adını unuttum , her ne zıkkımsa siz ve bizden olmadığı malum ve gavurluğu kesinken)
ha, bildin evet,
ona sorsan bunca cümle, tümce oynaştırmayı
cık, yeminle beyni yanar kesin !
ve asla şiire de yormaz ve benim kadar bile, kesin !
eyvallah.