Zaman kırılmaları
Çitler duvarları doğuruyor
Toprak yanımıza kaldık Suya varamayacağız yine Sen o ritmini hissettiğin dalgalanmanın Kırmızısına kadim körebe Mavice fısıldadılar oysa Kulaklarımıza ömürlük adlarımızı Yazıyordu arenanın devasa kapısına Yaşamına ölüm Ben kundaklık ketendim daha Sen doğacak kuşların kanatlarına Ak asyalı tohum Ne kere acı ustaları hipnotize ettiler filleri Olduk kılıçdişli kaplan avcıları Aramıza bin dağın buzlu camı Yasla yüzünü ateşe Söyle şarkını Uzak nehiri düşlüyorlar Bir büyünün yıkıntısı sisli orman Sırılsıklam olmanın bedeli Dünya askısına kalıp kavrulmak Avuç çizgilerimi ellerine al Umut kaç bedendi sahi Şimdi- |
Dedim ya sen 'toprak yanım' diyorsun, ben o çukurun içine gönüllü atlıyorum. Onun gibi bi şey...