Sızılı ekBiraz ağrı gece delerken sancıyı Bir kuş yükselip durmakta esnerken homurdanmakta. Sağımda yukarıda her yanda delerken sabrımı olmuş, olan, olacaklar. Düşüncelerimin karası akı karartacaklar. Umut bugün ve yarın edilen Solarken güller ağaçlar mevsim denilen. Kış kıyamet, kayan arabalar kayan yürekler. Beklerler gününü Ölmek isteyenler hep çok erken beklerken. Bir buse arar yanaklar, bir ölüm aklar paklar. Giden gitmiş olmaktan başka ne yapar kala. Soldu içimde var edilen yapraklar savruldu Derin, solgun, renksiz oldu adları Köşe başına çağırıyor bir ses hep Köşeyi dönüyorum Ne sen varsın ne de sesinden arda kalan. Beni buluyorum bırakmadığım yerde Gitme kaç kere denebilir ki bir insana vazgeçmesi kalması için. Bin kez mi istedin derdim Eğer kalacağını bilseydim. Derdimle başbaşayım diye sevinirken, en güzel derdini kaybetmiş bir adamım ben. Ellerimden tutan ellerin yok. Soğuk üşütüyor artık. Sarmıyor bedenimi tenin. Hüzün ağlamakla bitmedi, ağlamakla seni geri getiremedim. Yaz geliyor, sana dair her hatıra uzaklaşıyor zihnimden. An’da O an’da kalmak istiyorum ben. Ama olmuyor olduramıyorum çaresiz bir şeyi. Dizlerimi karnıma çekerek uyuyorum. Saçlarımı taramıyor dişlerimi de nadiren fırçalıyorum. Aynaya bakmaktan bakmaya. Kendimi eksik görüyorum baktıkça aynaya. Saçların yok omuzlarımda. Yanaklarımda zayıfladı sen öpmeyeli. İçim içime çekildi, sohbet bile etmeye değer görmüyorum görsem bile kimseyi. Zayıflığıma zayıflık kattın, kilo almamı istiyordun ama mutfağı boş bıraktın. . En çirkin el yazımla anlaşılmaz şeyler karaladım. Kimse okuyamazdı yazdıklarımı. Herkesin bildiği bir dili, herkes gibi ben de yazar; ama sadece sen okuyabilirdin. Hazinelerimin yerini de bilirdin. Bir tek sen derdin hazine tabii, senden sonra ben de diyebildim. Çünkü onlara seni yazdım, seni çizdim, seni anlattım. 5Mayıs 2020 İki şiiri bir eyledim |