Tahlil
Bir köşesi yırtık bir fotoğraf karesi
Çok eski zamanlardan kalma Solmuş Griye çalan siyah beyaz renkleri Tozlu topraklı dağınık coğrafyasında Yer yer Fay çizgilerini andıran kırıklar Her bir karakterin yüzünde Zamanın acımadan oluşturduğu acılar Dört kişiler Aşağı yukarı aynı yaşlarda Hepsi de el ele omuz omuza Sanki kuvvetli bir rüzgar var gibi Eğilmiş selama durmuş ağaçlar Ve onlar Hayata tutunur gibi Birbirlerine sıkı sıkı sarılmışlar Dört kişi Paradan puldan yoksun oldukları Giydikleri paçavralardan anlaşılan Dört zavallı adam Kim bilir Ne hikayeler gizli her birinde yaşanmış Düne ait Her biri diğerinden acı Kırışmış yüzleri nasırlı elleri Acaba var mıydı Çocukları eşleri İlk başta duran en kısaları Baş dik Karın içeri Göğüs dışarı Sanki bir asker gibi poz vermiş Hayata meydan okur gibi bakışları Yanındaki İki elini yana uzatmış Çekmiş onları kendine Kavrayıp omuzları Sanki özellikle kapatmış hasır şapkası Yüzündeki kırışıklıkları Bacağında büyük kareli pantolonu yamalı Üçüncüsü biraz mahcup utangaç Sağındakinin omzuna Hafifçe eğmiş yaslamış Kuş tüyü yastığa koyar gibi başını Dördüncüsü en ölçüsüz En orantısız olanı Kocaman gövdesinin üstünde Küçücük kalmış kepçe kulaklı başı Bilmiyorum Kimdiler Neciydiler Ne oldular Bildiğim Bir fotoğraf karesi Ve Dört zavallı adam |