Mersin'i Gezelim
Haydi birlikte gezelim Mersin’i
Sokak sokak Köy köy İlçe ilçe Doğusundan batısına Sahilinden yaylasına Denizinden tarlasına Merkezinden taşrasına Haydi gezelim birlikte Mersin’i Önce en doğusundan Yenice’den Tarsus’tan Bir selam verelim Nusrat Mayın Gemisine Kleopatra Kapısından şehre girelim Yolcularla birlikte taşınan umutlara Şahitlik edelim tren garında Şelalenin büyüsünde kaybolup Berdan barajına merhaba diyelim Hayvanat bahçesini görelim Yılanlar şahı Şahmeranı anlat bana Allah’a inancın putperestliğe karşı koymanın timsali Yedi uyurları ziyaret edelim Eshab-ı Kehf’de Bir mola verelim soğuk ayran eşliğinde Düşmana geçit vermeyen Gülek’te Sonra yola düşelim Çamlıyayla’ya doğru Eşşiz doğayı seyredelim Karboğazı’nda Karadeniz’i, doğuyu ve de batıyı harmanlayalım Kültürel paradokslar oluşturalım gönüllerde Akdeniz’in kıyısında Torosların eteğinde Palmiyelerle süslenmiş caddelerinden geçelim Taş binadan batıya Marinaya doğru gidelim Medeniyetler tarihine göz atalım arkeoloji müzesinde Muğdat camiinden yükselen ezan nağmeleri eşliğinde Hele bir de pazarsa çan sesleri de karışır ezan sesine Kültürler değil dinler de bir aradadır Mersin’de Biraz daha batıya doğru gidince Buram buram tarih kokar Doğa kokar deniz kokar Viranşehir’de Soli’de Mezitli’den Erdemli’ye uzanalım sahil boyunca Solumuzda Akdenizin mavisi bulutlarla grilenir Yol boyunca her yer narenciye ile yeşillenir İlkbaharda limon çiçeği güzde zeytinyağı kokusu Yaylalarında yetişir türlü türlü sebze ile meyvesi Limonludan başlar geçmiş medeniyetlerin gizemi Bu dünyadayken görmeli herkes Cenneti Cehennemi Kızkalesi bir şilep gibi yüzüyor adeta, görkemli Uzuncaburç’ta burçlar birer mızrak gibi göğe doğru çevrili İçerken odun ateşinde demlenen çayı gezeceksin çevreyi Sonra sabahı güzel Silifke’de alacaksın soluğu Kaleden seyredeceksin Göksu’yu nasılda böler şehri ikiye Saçları ardı sıra yerde nazlı bir gelin gibidir dökülürken denize Silifke’de yol çatallanır Gülnar Mut yolu sağa doğru ayrılır Aydıncık Bozyazı Anamur yolu sahil boyu uzanır Taşucu’ndan Kıbrıs’a sudan bir yol vardır Masmavidir Akdeniz serin serin eser deryadır Yer altında gölü vardır sanırsın sanki aynadır Bozyazı küçüktür çabuk geçilir Mamure’de mola verilir çarşaf gibi deniz seyreylenir Öyle hemen bitmez yollar Antalya’ya uzanırken kıvrılır Kaladran’dan kartal gibi yüksekten bakılır Yollar iner kıvrım kıvrım diktir yokuşu virajı keskin Yeşil mavi gri daha nice renk cümbüş eder Ulu ressamın fırçasından çıkmış bir resmin içinde Gülnar yayladır serindir havası Sonbaharın bütün renklerini serer önüne doğası Çok yüksektir okur yazar oranı Bilgeliktir diğer adı Gülnar’ın Akdeniz’i Anadolu’ya bağlayan yol üstündedir Kocaman bayrağıyla karşılar gelenleri Mut Kıştan önce gezelim görelim Kar yağınca kesilir Sertavul’dan umut Bazlamasını yiyelim ayranından içelim Karacaoğlan’a selam verelim Mersin’im bir tanesin şehirler içinde Özelliklerin çoktur yazmakla bitmez Seni yazmaya sayfalar yetmez |