YALNIZLIĞINLA SAVAŞTIM
Tehlikelidir bu kentin sokakları
Tenhadır,yalnızlık kol geziyor Yolları arsız dikenlerle süslenmiş Tabanlar kalır kan revan içinde Tek başınayım,titreyen mum ışığı karşımda Hüzün samış odamı Sol yanım uçurumda,diğer yanım da sensizlik var Hava puslu, etraf ise karanlık Soğuk havaya aldırmadan Yürümek istedim gecenin dar sokaklarında Aşkın yüreğimde ezmek istedim tüm engelleri Ak düşen saçlarımda gizli kaldı anılar Sorguladım geçen yılları Sana gelmek istedim bir avuç gülüş ile Zifiri karanlıklardan korkma Aydınlığa sımsıkı tutun diye Yüreğimde acımasız bir ihtilal yaptın Demir kelepçeyi vurdum yüreğime Sen diye dipsiz uçurumlara sığındım Yokluğunda kimi zaman isyan ettim Zaman zaman gözyaşlarımı yağmurlara karıştırdım Arsız fırtınalarına göğüs gerdim Yangınları sen diye koynuma alıp Kalbim de közledim yalnızlığının ıslak çığlıklarını Kelimelerim çıplak kaldı dudaklarımda Yüreğim asılı kaldı satırlarımda Dik durdum kıyılarıma vuran hasret dalgalarına Direndim, savaştım yalnızlığınla Fırtınalarda sensiz savaşsam da Hiç bir zaman yenilmedim yalnızlığıma Dudağımdan çıkan kelimeleri iyi algıla Aradım seni yorgun gecenin gri sabahlarında Yalnızlığında zenginleşti fakir kelimelerim Sensizliğin soğuk gecelerinde resmine sarıldım Başucumda imkansız sevdanın sevapları dururken Ben seni “ günahlarınla “ sevdim Yokluğunla seviştim,yalnızlığının buz tutmuş yatağında Kışa döndü taze baharlarım Yetim kaldım mevsimlerin koynunda Ama hiçbir zaman Ne kadere ne de sana isyan ettim YEŞİLIRMAK |
Sonsuz saygılarımla