Katil
Köprünün altı, karanlık, azami bir hızla
Çarpmış bir cin, bir fareye. Leşlerim var, gömemediğim... Kanalizasyon şimdi kana izolasyon edilmiş gibi Katlettiğim aşkların kanlarını akıttım lavaboya Ve banyo aynasında gördüğüm caniyim! Can, iyiyim diyor bileklerimde. Ama yine de bir sızı sızmakta gözbebeklerimden. Belki de, beklediğimden fazlası vardır, gelmemekte... Çukurlar... şimdi çoklu urlar gibi, (multi) Göz çukuru, toprak çukuru, ölü çukuru... Her aşkla oluşan bir ur, her aşkımın sonu bir çukur... Elleri dışarıda kalmış bir ceset toprakta, Elleri bir kör bıçak, elleri iki direk gibi, Elleri... Elleri, ellerime değdiğinde Tenimi yakan kezzap gibi. Gözleri şimdi girdap gibi, oyduğum... Kalbini sakladığım dolap gibi, buz gibi yokluğun. Köprünün altı, karanlık, asgari bir hızla Çarpıyorum bir fareye. Leşlerim var, gömmediğim... Kanalizasyonu kana izolasyon ettim, Kimse bilmiyor kurbanı, katili ve bu katliam! Bu katili an! diye yazdım bu şiiri. Dilhun Hatun |