ELHAMDÜLİLLAH !
Yaradan ne yazmışsa, elbet ona kânîyim
Doğan her canlı gibi, ben de garip fânîyim. Benzediğim o vakit, yere düşen yaprağa. Benden armağan olsun, et, kemiğim toprağa. Göreceğimi gördüm, açık gitmez gözlerim. Şiir şiir yanacak, bıraktığım közlerim. İnsan biriktirmeye, uğraşla geçti ömrüm. Eleyerek çoğunu, azını seçti ömrüm. Çok düşündüm hem de çok, birini kınamadan. Onun çektikleriyle, kendimi sınamadan. Gönlümdeki defterden koptu bir bir sayfalar. Gemim su alır almaz, kaptan oldu tayfalar. İşte o an anladım, dünya nasıl dönüyor. Geceleyin yıldızlar, neden yanıp sönüyor. Başı boş değil alem, muazzam bir düzen var. Mikro-makro ne varsa, sonsuzluğa dizen var. Dünya bir han kul yolcu, istikamet ebede. Kıble gönülse eğer, eşdeğerdir mabede. Bilerek yaşıyorum, bilerek öleceğim. İnşallah son nefeste, gülerek öleceğim. (Onuncuköylü İsmail SIKICIKOĞLU) |