Ölüm ve çaresizlik!
Ölümden korkuyorum!
Titriyor, çaresiz vücudum! Azrailin karşısında... Ölüm döşeğinde... Hayatımın son perdesinde... Kaderimin yazılan alın yazısında... kapanmak üzere gözlerim... İçim çekiliyor... Elim, ayağım titriyor... Dizlerimin bağı çözülüyor... Başım ise düşüyor... Ayakta duramıyorum... Nefesim kesiliyor... Elim, ayağım tutmuyor... Meğer se herşey boşmuş... Yaşadığım süre içinde günahım, ayıbım, haksızlığım çokmuş... Hayatım boyunca pek bir sevabım yokmuş! Ne kendime, nede çevreme bir hayrım olmamış... Olmadıda... Şu anda her şeyden korkuyorum! Peki ya, öldüğünde ne olacak? Hesapsızca yaşadığım onca yılın hesabını... Kalplerini kırdığım... Adam yerine koymayıp, aşşaladığim... İşlediğim onca günahın... Anne ve babama hayırsızlığımın hesabını, ben nasıl vereceğim? Haklarını nasıl ödeyeceğim? Gerçekten kim soracak bu yaptıklarımın hesabını? Dinçer Dayı |