Mahşerim
Kitaplar dolusu hüzünler ,
Yağmur taneleri kadar acılar biriktirdim. Benzersiz bir yalnızlığa doğru yol aldım, Yanıma sadece pineli kalbimi aldım. Haşir günü gelmeden , hesabını vermem gereken acılar var, hakkını ödeyemeyeceğim bir gönlüm var . İki çift gözün hatırına , Kan çanağına dönüşen gözlerim var. Mahşer gelmeden sorguya çekilmesi gereken sevgi denen illetim var, Dikiş tutmaz gönlüme vermem gereken bir hesabım var. İnatlar uğruna kurban edilen ömürler var efendi , Mahşere az kaldı , pine tutmaz yüreğine vermen gereken hesabın var . Herkesten uzaklara yol aldım , Kendi mahşerimdeyim ; İnsaf ve merhametin olmadığı bir hesap. Heba edilmiş bir ömrün davacı olduğu, Dava edilen bir sevginin hesabı sorulacak. Sevgime , masumiyetime şahit ; Kanat kırpan posta güvercinleri var . Sadakatime şahidim , her gün yeniden doğan güneş , Ve her gün yeniden karanlığın içinde yerini alan ay mevcut sema ‘ da … Yüreğimin iniltilerinden rahatsız olan şimşekler şahit pine tutmaz yüreğime. Kendi haşrımda kendi müebbetime sebeptir , Sadakatim… |