SUYUN ÖYKÜSÜ
Rahmet iner o yüce göklerden
Damla damla, tane tane yağar Yağmurlarla dolular ve karlar Ve erir sızım sızım kıvrım kıvrım Bükülür, sanki kendine yol arar Eğimli vadilerden, tepelerden, Yokuşlardan aşağılara akar su Dere dere, çay çay, nehir nehir Dolanır ırmak ırmak, coşar su Sonra varır göllere, barajlara Uyur, dinlenir, âdeta yatar su.. Ve çok geçmeden tekrar kalkar Bir daha hızlıca akmaya başlar Derken köy köy kasaba kasaba Şehir şehir, kent kent, dolar su Ulaşır, tek tek evlere borularla Nihayet, tertemiz suya kavuşur Canlar, çamaşırlar, bulaşıklar Aktıkça oluk oluk çeşmelerden Göz göz, şırıl şırıl, berrak sular.. Ve abıhayat olur, suya kanar Kurtlar kuşlar, susayan canlar Bir de arınır, tertemiz insanlar Âdeta ışılar, ak pak olur ruhlar Yıkanır gözyaşlarıyla günahlar Cami önlerinde abdest alırlar Kimi sade kimi zarif şadırvanda Suya bakar, Rablerini anarlar Hakk’a kulluk için Müslümanlar Mesut ÖZÜNLÜ |