Dünya Hanı Canların Hali
bir sevda türküsü yankılanır tepesinde yüreğinin
hırsı çeliktendir bükülmeyen bileğinin arzusu bitmeyen sevdadır bütün dileğinin hep muhtacı olmuştur bir avuç sevginin dalmış düşüncelere derin duygularla gölgesinde ulu çınarın bedeninde bir damla yağ olabilmek ipil ipil yanan bir çıranın dalgasında bir damla su gürül gürül akan pınarın ama zerresinde zerre dahi olamamak şu feleğin haksız dönen çarkının ne hayallere dalar ne ümitler besler gönlü çıkar dolaşır engin vadilerde gezer aşılması imkansız dağları okyonusları aşar kah çıkar gökyüzüne yıldız olur ay olur güneş olur doğar kah yağmur yüklü bulutlarla yeryüzüne yağar kah derelerle nehirlerle coşar koşar denizlere koşar kah kırlarda papatyalar çiçeklerle renklenir açar kah üşür kah donar kah ısınır kah yanar gün yirmi dört saat dört mevsimi bir günde yaşar kölecioğlu der ki dünya denilen bu hanın türlü türlü halleri vardır içinde yaşayan canın bu günü mazisi olur yaşarsa yarının umudu hayali düşüyle yaşar ömrü ne kadarsa canının Ahmet kölecioğlu 1990 |