Şarap Ağacı
Erken gelen sarhoşluğun kucağına düşen ruh
Uzaktan dümdüz görünen mendereslerin Büyüklüğünü küçüklüğünü anlamaz Yarım depoyla yol gidilmez Kağıttaki karamalara Anlam yüklemeyi geçim kaynağı sanmış Füsunu ilaç belleyip Körü körüne medet ummuş Yalnız kalmamak için Kendinden ödün vermeyi dostluk bilip Akıldan ırak meczup olmuş Pembe yalanlarla terk edilmiş birer birer Şarap ağacının gölgesinde Her gidenin ardından şişe kırıp Ağzı kör paslı bıçağı dostu sanıp bağrına basmış Yıllar sonra Şarap ağacının dostu diye anılır |