Vur Mehmedim Vur!
Vur Mehmedim Vur!
Barıştan söz edip fitne ekenin Yüzüne yüzüne vur Mehmedim vur! Bu cennet vatana gözü dikenin Gözüne gözüne vur Mehmedim vur! Silahsız garibi yurtsuz kılanın Köhnede yazılmış sinsi planın Diline dolanmış çirkin yalanın Sözüne sözüne vur Mehmedim vur! Mertliği görünce döner pamuğa Yalandan bürünmüş sakal, kavuğa Meydan boş olunca tüner tavuğa Kazına kazına vur Mehmedim vur! Namlunun ucunda saklıdır barış Füzeni üretip düşmanla yarış Havada, karada sen karış karış Gezine gezine vur Mehmedim vur! Yüzlerce jetini kaldır havaya Ateşini yağdır kalleş yuvaya Dağları dar eyle, indir ovaya Düzüne düzüne vur Mehmedim vur! Silahlar verilmiş itlere güya Bir gece sürmemiş bu tatlı rüya Donunu bırakıp kaçıyor yaya İzine izine vur Mehmedim vur! Kefere kin içer, değişmez yazı Kaşınıp duranı okşarız bazı Türk denen aslana neylesin tazı Özüne özüne vur Mehmedim vur! Garibin yaşıdır Mehmedin yası Haksızlık, zulümdür onun tasası Rehberi Kurandır, iman yasası Bezene bezene vur Mehmedim vur! Ağzına koymadan pisler kaşığı İt demiş olsam da itten aşağı Bir çula satılmış kalleş uşağı Kızına kızına vur Mehmedim vur! Ya Rabbi, kutlu kıl sen bu seferi! İslamın düşmanı, kahret kafiri Tez günde Ümmete ver bu zaferi! Kazana kazana vur Mehmedim vur! Sevinsin analar, gülsün mahperi Göğsünde gül açsın gönül defteri Hazarda, seferde coştur mehteri Sazına sazına vur Mehmedim vur! Mustafa Hoşoğlu 22.01.2018 |