EMEKLİ
Ellide atmışta yetmişte yaşı
Yaş kemâle ermiş dinmiyor yaşı
Yüzleri gülmüyor kırarmış kaşı
Yazın sonbaharı yaşar emekli

Didinip çalışmış ömür boyunca
Pirimi ödemiş kıdem yılınca
Tazminatı dahi ev almayınca
Kira ile savaş yapar emekli

Dört çocuk büyütmüş hepsi okumuş
Zamanı gelenler işini bulmuş
Evlendirmek için nişanı kurmuş
Düğünü yapamaz olmuş emekli

Maaş yetmez artık zamlar şahlandı
Pazarda manavda karnı kıvrandı
Vaad edilene erken inandı
Çıkma sebze ile doyar emekli

Hasret bırakıldı tavukla ete
Yumurta koyardı kamış sepete
Nasıl düştü bilmez böyle illete
Izgara dumanı koklar emekli

Ceketi yamalı astar süzülmüş
Ayakkabı lükstür lastik giyinmiş
Çorabı naylondan altı delinmiş
Yeniyi vitrinde görür emekli

Bir garip İbrahim hakkı ödenmez
Bunca perişanlık reva görülmez
Güneşin önüne duvar örülmez
Bunun hesabını sorar emekli.

21.03.2024 Emk.Öğrt. İbrahim MEMİŞ