BİR HASRETİN TÜRKÜSÜŞiirin hikayesini görmek için tıklayın * Gecelerimi bölüyor kuşların sesi *
* Sıçrayıp bekliyorum * * Seni düşlüyorum seni her gece * * Bir yalnızlık şarkısı radyoda * * Bitsin artık bu ayrılık * * Bitsin * Gecelere yağmur yağıyordu Mevsimlerden sonbahardı üstelik Kırlangıçlar geçti saçlarımdan katar katar Tüm sokak lambaları isli İçimde yanıp sönen gözlerin veriyordu Karanlıklara ışıkları Bir kırmızı karanfil bakışların Bilemediğim ötelere götüren varlığımı Anladım ... Bir hüzzam şarkı eskilerden Ve sağnaklarda Seninle dolu ilhamlar tükenmeden Uzatsam ellerimi karanlıklara Unutsam tüm ayrılıkları İşte yağmurlu akşamlarda sonbahar Yine güz yorgunu bakışlarım camlarda Derin bir iç yanmasıyla başlar gecelerim Sokak kedileri tamamlar yalnızlığımı Umutlarım ; zaten onlara tutkundum Ağlarım geceler boyu yalnızlığıma Tükenmedi ayrılıklar Bir sahil... hayalimde yaşadığım Yoksul balıkçılara sorarım bin kez seni Ağlar balıklar mavi mavi ! Sahile vurur dalgalar Yüreğime vurur, sahile değil Sen yoksun diye... sen yoksun ! Bir hasretin türküsünü çağrıştırır Pol’ün ebedi matemi bana Hayalimde bir vapur eski günlerden Pol’ün ebedi matemine rağmen Virjini olabilir bu vapurda Ama biliyorum...tek hasret Senindir... senindir biliyorum Unuturmuş sözlerini sevenler Hadi dön artık İşte mevsim bahar ya Gözlerimle boyuyorum ufuktaki Leylak rengi güzellikleri Ama neden titrektir bakışlarımdaki Tuzlu gözyaşlarım Ve neden sapsarı, içimdeki sonbahar Bahar avutmuyor açsa da menekşeler Anlıyorsun değil mi beni...anlıyor musun Nasılda mevsimlere sinmiş bu ayrık kokuları Hasret türküleri Sensiz nasıl tenha bu şehir Savaşlar devam ediyor hala biliyor musun Çocukları vurmuşlar ... insanları Yıkılmış tüm şehir biliyor musun Matemler içinde bütün insanlar Ama yüreğimdeki matemi bilmiyorsun Biz ki ; biz seninle Sapsarı bir hasretin içinde Sessiz ama yüreğimizde Bitmeyen savaşların yangınındayız Beni kahrediyor böyle her gece Bu yalnızlık, bu gökyüzü, bu yıldızlar İnan, inan ki sen gideli Ne varsa karşımda Hep yabancı, hepsi ... ? Karabasanlar basıyor düşlerimi Bir uyuyup bir uyanıyorum geceye Sabahları sahte çiçekler penceremde Deniz mavisi düşüncelerim Grileşti ... grileşti gökyüzüm Çaresizdim Kör testere ile kesti yüreğimi bu ayrılık Damarlarımda akan kan değil Yalnızlıktı Hatıralarım tuz - buz ! Taş duvarlarda Güneş Sen gelsen ki, coşar yüreğim Şarkılar söyler bahar Acısız bir gülüş yayılır gökyüzüne Günay Koçak 21. 3. 2024 |