Destan Şairi Mesut Kılıçoğlu

Türkler bağlıdır örfüne, özüne ,
Sadıktılar Bilge Han’ın sözüne.

Kaybetmediler hiç benliklerini,
Yaşarlardı bozkur kültürlerini.

Bunların içinde Nevruz önemli,
Oğuzlardır Altaylı - Ötükenli.

Ergenekon Türk’ün Nevruz Bayramı,
Kabaracak Oğuzların ayranı.

Aynı zamanda baharın gelişi,
Tabiatın çiçekle yeşerişi.

Anlamı ise Nevruz’un diriliş,
Ergenekon’dan cihana sesleniş.

Cihanda duyulacak Türk narası,
Tarihten gelen bu kültür mirası,

Türk’ün vazgeçilmez geleneği,
Nevruz’da yapılır bütün dileği.

Bazen yumurtayı tokuşturarak,
Bazen de demire örsü vurarak,

Nevruz olarak Türklerde kutlanır,
Oğuz beyleri orada toplanır.

Yaşanıyordu iki bayram birden,
Ses geliyordu döğülen demirden.

Çağrıştırır demir Ergenekon’u,
Eriterek çıkmıştık bizler onu.

Demirdir Ergenekon’un simgesi,
Duyulur orada bozkurtun sesi.

Türk kültürünün önemli bölümü,
Olmayacak bozkurtların ölümü.

Toprağın uyandığı bahar günü,
Bir bozkurt gösterdi ırkıma yönü.

Türklerin Ergenekon’dan çıkışı,
Değişecektir tarihin akışı.

Yaşadı Türk ırkı her yıl Nevruz’u,
Çağırdık otağa bütün Oğuz’u.

Nevruz kutlaması olur Türklerde,
Görülüyor Oğuz olan her yerde.

Türk soyunun tarihi zenginliği,
Sevgi ve kardeşlik tüm özelliği.

Nevruz şöleni Türk’ün bir kültürü,
Sevmiştik Ergenekon’dan ötürü.

Ergenekon’dan çıktığımız gündür.
Nevruz Bayramı elbette bu gündür.

Yirmi bir Marttır bu tarihi günüm,
Yayılacak dünyaya benim ünüm.

Ergenekon’du bizim Nevruz’umuz,
Kutlayacaktır onu Oğuz’umuz.

Kutlanıyor Mete Han’dan bu yana,
Gelmişti tüm boylarımız yan yana.

Yaşıyorduk Ergenekon yurdunda,
Durduk öndeki bozkurtun ardında.

Ergenekon’a sığmadı ırkımız,
Başlayacak buradan akınımız.

Dar gelmişti Ergenekon Türklere,
Naramız ulaşıyordu göklere.

Dağlarla çevrilmişti etrafımız,
Ergenekon’dan taşacak alpımız.

Çıkacak bir yolu bulmuştu çerim,
Heyecandan titriyordu her yerim.

Yakmıştık hemen büyük bir ateşi,
Doğacak dünyaya Türk’ün güneşi.

Asena’yla Börteçine kurdumuz,
Ergenekon’dan çıkıyor ordumuz.

Bozkurtumu en önde yürüterek,
Çıktık demir dağları eriterek.

Dövüyordu Türk milleti demiri,
Ergenekon’dan doğacak her biri.

Her Türk bilecektir Ergenekon’u,
Hatırlayacağız her zaman onu.

Kılavuzdu Türk’e bozkurtlarımız,
Şahlanacaktı artık atlarımız.

Kalkacak bu asil milletim şaha,
Durduramaz onu kimse bir daha.

Unutmaz Türk hiç bir zaman özünü,
Kaplayacak ırkımız yeryüzünü.

Gideceğiz elbet Kızılelma’ya,
Bütün milletlere önder olmaya.

Yaşayacak devamlı bu ülkümüz,
Dünyaya hâkim olacak Türk’ümüz.

Gideceğiz Altaylardan Tuna’ya,
Nizam vereceğiz bütün dünyaya.

Cihana vuracağız mührümüzü,
Görecektir dünyada ünümüzü.

Tanıyacak cihan Oğuz Kağan’ı ,
Dünyayı titretecek Türk destanı.

Yıldırımlar yaratan ırkın ahfadı,
Tarihte Türk diye yazıyor adı.

ARAŞTIRMACI VE YAZAR
DESTAN ŞAİRİ
MESUT KILIÇOĞLU

NOT;
ÇIKACAK OLAN 822 SAYFALIK TÜRK TARİHİNİ BAŞTAN SONA METE HAN’DAN BAŞBUĞ ATATÜRK’E , ERGENEKON’DAN ANADOLU’YA KADAR AKICI BİR ŞEKİLDE DESTAN OLARAK ANLATAN TÜRKİYE’DE VE DÜNYADA HENÜZ BİR EŞİ DAHA BULUNMAYAN “ALTAYLARDAN TUNA’YA KIZILELMA’YA TÜRKLER “KİTABIMDAN NEVRUZLA İLGİLİ BİR BÖLÜM