İSTASYONDA TEK BAŞINABu istasyonun son bekleyeniyim, Gurbet treni almadı beni, götürmedi neden? Ayrılık rüzgarı neden hep beni vurdu? Anlayamadım, çözemedim bir türlü. Bir kara çığlıkla uyanırım her sabah, Katar katar geçer, ruhuma inat, bedenime nispet, İçim titrese de, yüreğim yansa da, Anlayamadım, çözemedim bir türlü. Yıllar önce almıştı seni benden apansız, Kara suratıyla, karanlıkta düşlerimi süslerken, Binbir ümitle geleceğini düşlerken, Anlayamadım, çözemedim bir türlü. Meltem esintisiydi kokunu bana getiren, Salladığın o beyaz mendildi hafızamda son kalan, O bebeksi gülüşün sanki ölüme uyanış gibiydi, Anlayamadım, çözemedim bir türlü. Kader mi ihanet etti, yoksa bir başka sebep mi var? Yoksa çılgın rüzgârlar mı sardı seni, benden habersiz, Getirmiyor kokunu, esmiyor artık delice rüzgâr, Anlayamadım, çözemedim bir tülü. Bak, gözlerim seni arıyor hâlâ boş istasyonda, Her alev saçlıyı seni sanıp, koşasım geliyor ardından, Bir yâr mı, yoksa bir düşman mı bu acyı bana çektiren, Anlayamadım, çözemedim bir türlü. Ayrılık türküsü dökülmüyor artık dilimden, Gönlüm küskün, dilim suskun, yüreğim ezik, Hayalin avuntum oldu, gözlerim geceye tutsak, Anlayamadım, çözemedim bir türlü. |