Üzüldüğüne Bak.
Gel ey hayırsız ey vefasız gel bu gün bir fark yaratalım,
Dört mevsim akan çayları bilinmeze aktığını var sayalım, Baharlara rüzgarlar sert vede acımasız eser suskunluğa bürünelim, Lal bıraktığımız dilimize dolansız nefret şarkısı söyleye dursun, Sevda kırsalında yorgun düşen bedene gözler uykuya yenilsin, Sabahla zamanı çöl sayalım ikimizde ayrı ayrı diyarlara savrulalım, Ayrılığın adını yıllanmış şarap misali bitmek bilmeyen hasret koyalım, Aşkın sıcaklığını gün ortası nefretin soğukluğuna armağan edelim, Akşam üstü üşüdüğümüzde dünümüzde kalan sıcacık anlarla ısınalım... Belki o zaman bu sevda masalında sen beni bende seni anlarım, Bir başka seherin tan vakti ile ölen bizim yüreklerimiz olduğunu anlarız, İşte o zaman sevda sahilinin birinde yeniden ay misali bir birimize doğalım, Ter olup tene sinmiş lanet hasretin matemini ebediyen bedenimizden silelim... Ayrılıkların Şairi Osman Dastan © 09 / 02 / 2024. 21 : 30 |