NEDEN ÖNEMLİDİR HELALLEŞMEK?
HELALLEŞMEK
NEDEN ÖNEMLİDİR? Helal ve harama dair düşünceleriyle beynimizin pasını silen Alev Alatlı’yı dün kaybettik.(Allah rahmet eylesin) Peki helalleşmek neden bu kadar önemlidir.? 25 yıllık hakimlik yaptım. Bunun en az 20 yılı ceza hakimliği olarak geçti. Bu süre içerisinde gördüğüm husus şudur: Eğer helalleşme olmazsa mutlaka davadan bir tarafın boynu bükük olarak ayrıldığını gördüm zira Türk hukuk sistemi dengeli Bir zemin üzerine oturtulmamıştır. Ceza kanunlarımız ağırlıklı olarak sanıktan yanadır mağdur daima ikinci plana atılmaktadır. Bir örnek vereyim: Alt sınırı 5 yıldan fazla olan suçlarda sanığa devlet tarafından resen Avukat atanmaktadır. Örneğin geceleyin birinin evinden hırsızlık yapan saniga istemese bile devlet Avukat atamaktadır ancak gece evine girip evi soyulan mağdura devlet resen avukat atamamaktadır. Bunu aklınız ve vicdanınız kabul ediyor mu? Buradan dengesizliği net olarak anlayabiliyorsunuz Oysa ki magdura Avukat atamak daha adil ve daha doğal bir hak olsa gerek. Bütün haklar bütün fırsatlar bütün imkanlar bütün hafifletmeler sanıktan yanadır adeta sanık işlemiş olduğu suçtan dolayı ödüllendirilmekte mağdur mahkemede ikinci kez mağdur edilmektedir. Oysa ki sulh ihtimali helalleşme ihtimali olduğunda mağdurun yıkılan hasar gören kalbi tamir edilmekte ve mağdur adaletin önünde incinmiş gururu onarılarak evine gönderilmektedir. Mağdur bu nedenle mahkemeye gelir. Sebebi budur yıkılmış tarumar edilmiş kalbinin onarılmasıdır. Bu bu nedenledir ki pek çok insan kendine karşı işlenen pek çok suçu adalete taşımamaktadır Çünkü adalete güvenmemektedir.. Toplumdaki huzursuzluğun temel kaynağının bu olduğunu düşünüyorum. helalleşememek ve mahkemelerin helalleşme fırsatını sağlayamamış olmasıdır. Düşünün sokak ortasında bir bıçak darbesi yiyorsunuz verilen para cezası devletin kesesine gidiyor Oysa ki hasar gören sizsiniz zarar gören sizsiniz ve sizin iradenizi kanun önemsemiyor Oysa ki aslolan olan mağdurun iradesi mağdurun düşüncesidir. Mağdur sanığı affetmediği sürece en ağır ceza ile cezalandırılmalıdır devletin mağdura yönelmiş bir suçu affetmek gibi bir Hakkı olmamalıdır devlet sadece kendine yönelik suçları affedebilir. Affetmenin ve helalleşmenin ben pozitif bir enerji yaydığını ve insanları mutlu ve huzurlu yaptığına inanıyorum Bu görünmez bir etkidir. Size yanlış yapan biri özür dilediğinde huzur bulmuyor musunuz kalbiniz rahatlamıyor mu anlaşıldığınızı düşünmüyor musunuz ve hasar göre kalbiniz tamir edilmiyor mu? Belki o insana karşı sempati bile duymaya başlıyorsunuz aslında helalleşmeye gelen kendi affını isteyen suçlu da huzur buluyor yaptığından dolayı pişmanlık duyuyor ve hatasını affettirerek karşı tarafın kalbini alarak pozitif bir enerjiyle karşı karşıya kalıyor. Son günlerde sokakta yürüyorum yüzü gülen insana çok az rastlıyorum Bu çok üzücü bir tablo. Toplum huzursuzluğa doğru gidiyor depresyon sayısı inanılmaz derecede artmış hastaneler habire antidepresan ilaçları yazıyorlar bu korkunç bir tablo. Acilen millet olarak devlet olarak bu duruma el koymalıyız toplumu birbiriyle helalleşme ortamına götürecek argümanlar geliştirmeliyiz. Şimdi size mahkemede yaşadığım ve tarafları barıştırdığım bir olaydan bahsedeceğim. MAHKEMEM DE YAŞADIĞIM BİR OLAY Kayseri’de bir markette alışveriş yapılırken kasiyer altılı gazozun etiketini okutmak için kaldırıyor içinden bir şişe yere düşüyor kırılan cam parçalarından biri arkadaki kadının gözünü kör ediyor. Bilirkişi raporu gazoz fabrikası sahibinin kusurlu olduğu şeklinde rapor verdi. Yargılamaya bu şekilde yani kanunun tavsiye ettiği şekilde devam etmemiz halinde asla mağdurun zarari giderilmeyecek ve mağdurun hasar gören kalbi tamir edilmeyecekti. Mevcut kanunlara göre saniğa ne kadar ceza verirsek verelim asla mağdur tatmin olmayacaktı. Zira denge bir taraf aleyhine olacaktı aklıma bir fikir geldi ve gazoz fabrikasının sahibini çağırdım durumu anlattım. Hiç unutmuyorum fabrika sahibinin ismi Selçuktu. Selçuk bey bilirkişi sizi kusurlu göstermiş. Belki kusurunuz hiç olmayabilir Ancak ortada bir sıkıntı var bu kadın gözünü kaybetmiş sizden ricam bu kadın varlıklı olmayan yoksul bir kadın. Kadının evi yok. Buna bir daire hediye edin En azından tıp geliştiğinde Belki bu gözünü tedavi ettirebilir En azından kadının uğramış olduğu bu hasarı nispeten gidermiş olalım. Yoksa giden bir göz için 100 tane daire versek o kadının zararını gideremeyiz. Sağ olsun fabrika sahibi hay hay dedi kadına bir daire aldılar ve kadın şikayetten vazgeçti davayı sulh ile bitirdik. Her iki tarafda huzurla mahkemeden ayrıldı. O günlerde inanılmaz bir huzur kaplamıştı içimi yani sadece tarafları değil tarafları sulh edenin de huzur bulduğu bir ortamdır helalleşmek |