Gülüşümü bıraktım dünya cehennemineŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Zarafet timsali
Tatlı dilli Yüzü gülüşlü Gönlü hüzünlü Gül bahçesinde babasının nadide gonca gülü Sana ithafımdır Sana Gözlerim dalmış kefenlenmek üzere olan çocuklara Her gün sessizce sessizce kefenleniyorlar ardı sıra Çiviler çakılıyor durmadan dünyanın her yanına Amaç güzel olmayan insanlar daha müreffeh yaşasınlar diye Anne babası hoyratça katledilen çocuklara bir bakın yapılanlara Zaman akıp giderken çocuklar da öldürülüyorlar birer birer İnsanlık yummuş gözlerini tıkamış kulaklarını Yakıp yıkmak tarümar edip yok etmek hem de insanlık adına Katlediliyor annesiz babasız çocuklar Ne kadar da anlamsız değil mi şu dünya Kendimi koydum o yetim ve öksüz çocukların yerine Ölüp giderken Kendi kendime ölümümü seyrederken Sanki hiçbir şey olmamış gibi Nasıl da rahat ölebiliyormuş insan Üç ihlas bir fatiha okuyayım kendi kendime Ardım sıra beklemeyeyim bir fatiha okunsun diye Yeryüzünün toprak üstü katından Kendi ölümümü seyredeyim Ölümlerin en güzeli böyle olsa diyerekten Olsun olsun ölümüm böyle olsun Vicdanen rahat ve masumiyetliğim üst düzey de Ben böyle öleyim Şefkatlı hallerim ruhumu sarıp sarmalarken İki güzel damlacık yanağımdan süzülürken Ölüm böyle hoş böyle güzel iken Ben böyle öleyim Bakıyorum Bembeyaz kefenle sarıp sarmalanırken Kumru ve bülbüllerin gıptalı bakışları varken Nasıl da imreniyorlar ölümlerin en güzelinden Hissediyorlar ölümün bayram şenliğine dönüşeceğinden Ahhh vuslat aşkıyla ruhum ve gönlüm yanarken Başka ne isteyebilir ki Gazze’li çocuklar ve ben Annem ve süt annelerimin sütlerini de içerken Akabinde ebedi bir gülümseme Ve birlikte gidiyoruz birlikte Kefenlenmiş yetim ve öksüz kefenli Gazze’li çocuklarla gidiyoruz işte Gidiyoruz ebedi yolculıuğa ulvi yolculuğa Sakın sakın ruya olmasın bu ruya |
Selamlar... Saygılar...