Sana
Sanık sandalyesinde müebbet de versen
Özgürlüğümü bekleyen cezaevimsin Mahkumum sana Sel olup yıkıp da geçsen Suya hasret kalan toprağımsın Susuzum sana Kışın ayazında çekip de gitsen İki bahar arasında kalan kışımsın Üşüyorum sana Gönlümün tam ortasında yangın da çıkarsan Dolunayı kıskanan gündüzümsün Bir çareyim sana Düşlerim da sana Sarılışlarım da sana Sanayım sana |