ÖĞRETMEN O'NUN ADIYürüyordum yavaşça, terminale ineceğim Tatil için buradan Aydın’a gideceğim Bekle biraz dediler, ha geldi, ha gelecek Gelir gelmez otobüs, durmaz hemen gidecek İşte geldi otobüs, oturdum yirmi dörde Başka ilden binmişti, yanımdaki o bey’de Rastlantı bu ya, istikamet aynı yere Sohbeti seven biri, tam da kafama göre Sordum ne iş yaparsın, elbet vardır uğraşın Ne ile geçindiğini öğrensin bu gardaşın Anlatmaya başladı, öğretmenmiş kendisi Çalıştığı her yerde kucaklamış herkesi Okumayı öğretmiş o körpe yavrulara Hep de riayet etmiş konulan kurallara Anlattıkça bir ara, sesi titredi birden Daha fazla tutamadı, yaş damladı gözünden Dokunmuştum bamteline, ama ben de bilmeden Anlatmaya devam etti, hiçte ara vermeden Ahmet’i, Nuri’yi o yaramaz Firdevs’i Sabah okul bahçesinde, toplanırmış hepisi Otuz altı Hatice, bazen derse gelmezmiş O gün öğretmeninin yüzü de gülmez imiş Hatice’nin annesi, hem felç hem de yatalak Hatice’den gayri, kimse yokmuş bakacak Birçok işler yapılmış, onun önderliğinde Öğrenciler ağlarmış, izne gönderildiğinde Ayrılmak çok güç olmuş, o güzel insanlardan Ayrı tutmazlar imiş, zaten evlatlarından Ne yaparsın be hocam, nöbetin bitmiş orda Yetiştirdiğin çocuklar, hizmet ederse yurda Senin için en büyük, mükâfat işte budur Gittiğin yeni yerde, yüzün olsun hep bedir Görevin bitti sanma, akşam çalınca o zil Çevrendeki herkese, kendini bir rehber bil Sevgiyle her şey olur, göz önüne getirdik Uzun bir yolculuğu, ne de kolay bitirdik Böyle candan insanı, tanımakla mutluyum Ülkemin geleceğinden, şüphesiz umutluyum Ne mutlu anasına, yetiştirmiş evladı Nüfus adını bilmem ama ÖĞRETMEN onun adı. 24 Kasım 2006 / İbrahim Alaattin ATEŞ |