ECDAT ELLERİNİ ÖPESİM GELDİ
Yaş altmış’a gelmiş, geçmişe daldım
Sabah olmuş yine, uyuya kaldım Anam kıyamazdı, birden uyandım Eski günlerimi, anasım geldi .. Kır harmana gittim, döven sürmeye Öküzler dönüyor, elde öndere* Güneş kaynar üste, kızgın tencere Dirgenle* otları, seresim geldi .. Samanlık geçilmez, tozdan bir perde Ekinler yıkanıp, serilmiş yerde Değirmen öğütür, unlar eşikte Eşekle dört nala, koşasım geldi .. Aşağı bostanda, gömü patates Bazlama arası, katık domates Tavuklar yem arar, boşalmış kümes Lâdes* kemiğini, kırasım geldi .. Can pınarı en ön, sırayı kapsam Deste deste otlar, mallara atsam Akşam olunca da, oyuna kaçsam Komşu eriğine, dalasım geldi .. Kışın bokluca’dan, kızak kayardık Altımıza leğen, kayak yapardık Lastik ayakkabı, yırtık donardık Koluma burnunu, silesim geldi .. Her evde koyunlar, vardı hem sığır Sayısız ördek gaz, geçmezdi manğır Yardımlarda kimse, etmezdi mır - mır Gülük* yumurtası, yiyesim geldi .. Kışın ayazında, ulur’du kurtlar Her yer karanlıktı, korkunç canavar Oynaşırdı geçe, üç harfli canlar Sokakta saklambaç, oynasım geldi .. Tarihî köprüden, devrez’e insem Balık tutarken hem, arada yüzsem Kanal kenarında, âşıklar görsem Dostlarla demli çay, içesim geldi .. Şamdan üzerinde, cezve’de kahve Halı ve kilimler, elde işleme Odanın tavanı, oyma süsleme Anamın çeyizini, göresim geldi .. Her köşesinde var, tarihi sırlar Gecmişden bugüne, ışık tutarlar Acı tatlı hayat, yaşanmışlıklar Kül çöreğinde* keş, yiyesim geldi .. Eski dostlarımı, tek tek özledim Yalan dolan yoktu, çokta severdim Nasıl bir kardeşlik, canı verirdim Maştaba* dan sular, içesim geldi .. Elektrik su yok, zamanlar zordu Anam babamı bu, işler çok yordu İnsanlık revaçta, kalpler hoşnut’tu Zor olsa da günler, gidesim geldi .. Kul Ahmed-i sundu, size bir demet ORTA- KANLICA’ da hep, etmişler hizmet Dünkü insanlarda, yoktu husumet Ecdat ellerini, öpesim geldi ... Ahmet Ali Canbaz 26/11/2023 Bir katkıda; Nurgül KAYNAR YÜCE Tarlada ekini orakla biçip Gözelerden avuç avuç su içip Yazın kışlaklardan yaylaya göçüp Kara çul çadırı kurasım geldi Harman olduğunda sarı başaklar Başlar idi bizim köyde keşikler Patozun başında bizim uşaklar Anadutnan deste veresim geldi Gır arın üstüne eyeri vurup Dizginler elimde punara varıp Şahlandıkça türlü hayaller kurup Atımı dağlara süresim geldi *Öndere; Çift hayvanlarını dürterek yürütmeye yarayan sopa. *Dirgen; harmanda ekin saplarını yaymakta kullanılan, uzun saplı, demir ucu çatallı araç. *Lades kemiği; Tavuklarda göğüs kemiğinin üstünde, iki kanat arasında bulunan V biçimindeki ince kemik. *Keş;.Yağı alınmış sütten veya yoğurttan yapılan peynir. *Gülük; Hindi’ye verilen isim. *Kül Çöreği; sert buğday unu, içme suyu, tuz ve karbonat ile hazırlanır. Meşe külünde pişirilir. Maştaba; Şu içilen metal kap |