gözlerine unutkanlık
gözlerin antik bir afgan kilimi
kaligram yazıtlar gibi musır kuzey kutbunda yaz, ekvatorda kış iklimi vakti merhuna sabır süveyda tarlalara ışık ekimi kum saatini çatlatan kahır kumruların suskunluğu kahverengi olurmuş güz hüznü gibi oysa gri ,olanca gri bu şehirde ufuk uzaklarda bir hikaye vardır oysa mekanik acıları yudumlayan gölgeler hava soğuk gözlerin varlığımı irdeler buz şehrine sığınmış yavru bir kedidir umut üşüyorum gözlerini düşlüyorum gözlerin istanbul oluyor birden ben sumatra /yahut irtiş / /yahut gazze / boğuk çığlıklar atarak harabelerden selamlar yüklüyorum okyanuslara beni unut öfkeni unut istanbulu unut.ma |