Çağadamı
Sakın gözlerini zamandan
Kehribarı görmesin yıldızlı tanrılar Elem diyarına düşünce çiğ damlası Hoşnut olursun çünkü fıtratın böyle Sen heyülası bile mayhoş bir seda Karanfilin göğsünden imbiklenmiş aşk Ahlak ve edep üzerine yazılmış risale gibi Okudukça azamet okyanusunda kadırgayım ifriti ve mumu sen mi yaktın? üşüdükçe ruhun bunu mu yaparsın ? bilmem niçin hoş kokar ebri kefin kalemi okşayan elin öd ağacı misali gece karanlığında şafak aydınlığında lüx lambanın cama vuran yağmuru öğmüştür gözlerin kainata kuşku ile bakar kırılmış kalemin zahir ile hem-hal oldum medresede göğün zincirini kırdık bu gece çalakelam ettik durduk devirdik çanları ilmi şarka getirdik bu gece zahir ile zakiri severim biri temizler biri süpürür dimağa takılan çöpleri gökte uçarken kimin kanadına takılmalısın ? unutma kanatları altında iken güvensiz hissettiğin bir kuş özgürlüğüne kanat çırpamaz tutsaklığın senin zulmündür ve zordur kanatsız kuş olmak öd ağacından tespih tanelerini avucuna saklar salacakta sallanır sallanır öper kuşlara verir buğdayı serçeler onun parmağını pusula eyler kimsesiz olduğu kadar kimsesi de vardır şiir de yazar ama bu çağda değil aslında çağ onu cahil etmiştir o çağın alimidir ! Şererin çıksa ne olur göğe yıldız olamaz derdi derd-bâz eyleyen kalb kubbesinde olamaz |
*** ÇAĞADAMI *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...