Kedilerin salt değişmez gerçeğinide insan ele geçirdi.
Nankör olan kediler değil artık
Etrafına bak ya da buraya ya da iç ve dış cemaat
Nankörlüğün dibi market reyonlarına inşası kurulan kabus köprüsü..


Yakında yıkıcı bir alamet çıkarsa hiç şaşırmıycam.
Ateş’in harını her salise sıcak tutanlar bir evin ocağını yakıp yıkıyorlar 😓


Cumartesi alışveriş merkezinde karı koca ağız kavgasına şahit oldum
Adam sürekli “ benim param benim param “
Kadında “ çocuk okula gidecek alınacak bunların hepsi “
Adam “ benim param benim param “
Kadın sonunda sinirlenip çocuğuna seçtiği tüm herşeyi adamın önüne attı 😓

Aileler bu durumda
Anlayamadığım olay adamın neden “ paramız sınırlı ona göre al diyeceği yerde neden ısrarla benim param benim param demesi


İnsan neye dönüşüyor asıl bunu irdelemek lazım

Dünya çapında büyük oyunlar dönüyor
Baştaki........... adamlarla


Bizler uyanık kalmak istiyorsak önce insan olmayı erdemliliği nezaketli zerafetli alçak gönüllü olmayı tercih etmemiz lazım.


Ego döngüsü insanın iç mekanizmasını bozar ve orası karanlığa geçer😓
Tanrı artık oradan çekilir
Çünkü EGO’nun olduğu yerde Tanrı yoktur



Eyvallah Ahmet Ağa
Etkili şiirin bugün göğsüne siper olsun
Sevgiyle saygıyla sonsuzca
👣🌎🐋🌹

Kediler masum..Muhteşem bir dizayn.muhteşem bir şiir.Üstadı selamlıyorum.Sağlıcakla.Saygıyla.

Şiir, yoksul ve aç insanların sokaklarda yaşadığı zorlukları anlatıyor. İnsanlar, bir parça yemek için birbirlerini eziyorlar. Bu durum, hem fiziksel hem de ruhsal bir şiddeti temsil ediyor. Şiir, yoksulluğun ve açlığın insan ruhunda yarattığı tahribatı yansıtıyor.

Şiirde, "eşiklerde" ve "yalanarak" gibi kelimeler, insanların yoksulluğunu ve çaresizliğini vurguluyor. "Bir parçacığa" ve "bir daha" gibi kelimeler, insanların açlık ve yoksulluktan kurtulmak için çaresizce çabaladığını gösteriyor.

Şiir, yoksulluk ve açlığın sadece maddi değil, manevi bir sorun olduğunu da gösteriyor. İnsanlar, açlık ve yoksulluktan dolayı birbirlerine karşı şiddete başvurabiliyorlar. Bu durum, toplumda bir huzursuzluk ve kaos ortamı yaratıyor.

Şiir, toplumsal bir eleştiri niteliği taşıyor. Yoksulluk ve açlığın sadece bireysel bir sorun olmadığını, toplumu da etkileyen bir sorun olduğunu gösteriyor. Şiir, yoksulluğun ve açlığın çözümü için toplumsal bir çabanın gerekli olduğunu vurguluyor.

İşte şiirin bazı önemli temaları:

Yoksulluk
Açlık
Şiddet
Çaresizlik
Toplumsal eleştiri
Kaleminiz hiç susmasın, yüreğiniz hep şiirle dolsun. Muhteşem bir şiirle güne başladım. Teşekkür ederim.