İmar DestanıBir karanlık sabaha uyandık ki Hatay yıkılmış, Sanki Maraş diye bir şehir yokmuş; hiç yapılmamış, Dolmuş kader sığınma evleri; boş yer kalmamış, Bari kendi göbeğimizi kendimiz keselim dedik; Sayın Başkanım. Mimarlar ustalar ellerinde arşınlarla sökün ettiler, Duvarları delik deşik ederek zemin katı ölçüp biçtiler, Olmasına olur ama devletten izin almak gerek dediler, Kuzguna iş çıkmasın diyerek devletli kapınıza geldik; Sayın Başkanım. Yaralar tazeyken insaf ederler ümidiyle makama geldik, Dilekçe alınmıyormuş; derdimizi sözlere yazıp da verdik, Memurların yürüdüğü yollara kırmızı halılar serdik, Saflık bu ya belki yiyenler yemeye doymuştur dedik; Sayın Başkanım. Bir hesap çıktı ki yapının boyunu gölgesi üç defa aştı, Heyecandan masada oturan yedilerde nabızlar şaştı, Ovuşturmaktan kızarmış avuçları çatlamış nar gibi açtı, Çaresiz kalınca illallah deyip kader çadırına sığındığımızı arz ederiz; Sayın Başkanım. 17 Ağustos 2023 |