Babam biliyordu, babalar biliryüreğin yorulduğunu Sanki yetimliğimi sallıyorum zamanın beşiğinde fark ediyorum hayatın eşiğinde yüreğin yorulduğunu Bazı yüzleri sevmekten bazı gözlerin nefretinden döndüm anlamak için yandım söndüm yüreğin yorulduğunu Anısı var aklımda aralıksız mesafeler arasında gördüm göğnümün yarasında gördüm yüreğin yorulduğunu. Ardarda kahır ucuca içerledim ben aldırdım yere düşmesin diye kaldırdım yüreğin yorulduğunu Dilimin kitlenmiş kapı hâli az büyüdüm çok öldüm bu şiirle orta yerinden böldüm yüreğin yorulduğunu Gümüşhanlı’yım dalar düşünürüm kalbim irkilir şimdilik ne oğlum ne kızlarım bilir yüreğin yorulduğunu üreğin yorgunluğunu. |