FETİH DESTANI- Hazreti Eyüp Sultan (R.A.)ın kabr-i şeriflerinin bulunması beyanındadır
Fetih Destanı - Eyüp Sultan’ın Kabri Beyanındadır
Hazreti Eyüp Sultan (R.A.)ın kabr-i şeriflerinin bulunması beyanındadır Sıra geldi Manevi Fethe O zaman Hünkar rica etti Akşemseddin’den Hz.Eyüp Sultan Efendimizin kabr-i şeriflerinin bulunması için O Ulu Zat aradı buldu manevi alemde Hz. Eyüb Sultanın kabr-i şeriflerini Surların hemen ötesinde Haliç’in yakınlarında Sahabe akınlarında Savaştıkları yerde Aslında Orda vefat etmemişlerdi Vefatlarında Surlara uzaktılar Şehadet şerbetini içmeden Vasiyet etmişti Demişti ki Benim cesedimi Götürün götürebildiğiniz kadar Onlar da vasiyeti yerine getirmek için Savaşa savaşa ilerlemişlerdi Kimi gazi olmuştu kimi şehit Gazi olanlar olmuştu alaya şahit Döndüklerinde ülkelerine Anlatmışlardı olan biteni Kitaplarda yazmıştı öğrenen tarihçiler Akşemseddin oradan tahmin etmişti Rumlar onu oradan söküp atacağız demişlerdi de Komutanları tehdit etmişti onları Eğer bunu yaparsanız Bizim hükümdarımız Gelip buraya tez zamanda Taş taş üstünde bırakmaz Bırakmaz bunu sizin yanınızda Bu zat bizim ulularımızdandır Onun intikamını elbette sizden alır Böylece Rumlar korkuyla Yanaşamadılar oraya bir daha Rum halkı orada keramet görerek Kutsadılar onu Orada dualar ederek kavuşuyorlardı arzularına Geceleri oradan gökyüzüne bir nur yükseliyordu (Yıllar geçti o kabri şerifin yeri Unutuldu dümdüz oldu) Bu nur Akaşemseddin’e de yol gösteriyordu şimdi Orada bir çobana rastladı Akşemseddin Buralarda harikuladelikler gördün mü diyordu O da gösterdi bir yeri Koyunlarım buraya gelince Dönüyorlardı gerisin geri Ne kadar zorlasam da Gitmiyorlardı bir adım ileri İki rekat namaz kıldı Akşemseddin o yerin kenarında Ve secdeye vardı Haktan beşaret istedi Sonunda olan oldu Gösterildi Akşemseddin’e cesed-i şerif Secdede ayan beyan göründü mübarek cesetleri Konuştu dile geldi o Ulu İnsan Çıkar kabrimi burdan ayan et İslam ümmetine beyan et O dahi iki fidan dikti kabrin baş ve ayak ucuna Vakit pek geç olmuştu döndü Hünkar’ın yanına Anlattı olan biteni Padişah’ına Hünkar sabah erken Binerek beyaz atına Gitti tarif edilen yere Gördü orada dikilen fidanları Değiştirdi yerlerini Tam ikna olmak için Şaşırtmak istemişti O Ulu Kişiyi Teşrif edince ardından Akşemseddin Değiştirmiş dedi fidanların yerlerini biri Kastettiği kişi belliydi Ve gösterdi aha dedi tam da bu yerde Mübarek kabr-i şerifleri Kazdırdı usulca Hünkar orayı Buldular taptaze cesed-i şerifi Arapça yazılmış kabir taşı olan mermeri Açık seçik yazmışlardı olan biteni Adı sanı ölüm tarihi ölüm nedeni Ve kutlu vasiyetlerini Çıkardılar onu oradan Taptazeydi beden-i şerifleri Daha dün gömülmüş gibi Bembeyazdı mübarek kefeni ilk günkü gibi Çıkardılar cenaze namazın kıldılar Gördüler tekbirlerle dualarla salavatlarla tekrar geri Kur’anlar okudular ruhuna yemekler verdiler İstimdad istediler ruhundan Onun hürmetine dualar ettiler Şükürler ettiler Allah’a Ve yaptırdı Sultan o muazzam türbeyi O gün bu gün ziyaret edilir Onun manevi feyzinden bereketlenilir Etrafına yerleşir muslüman ahali Eyüb Sultan olur o beldenin ism-i şerifi Koskoca çınar olur o fidanlar Nasiplenir oradan nice canlar Görüldükçe ulu hatıra yad olunur Anlatılır menkibeler coşulur Bir de Cami yapar Hünkar oraya Çınarlar alınır oradaki avluya Gelip ziyaret eden müslümanlar Mescitsiz kalmasın der O Ulu Hünkar Hem orada teberrüken iki rekat namaz kılsınlar Şimdi Eyüb Sultan semti ulu bir semttir Türbeleriyle ünlü uhrevi bir semtti Yaşayanlar orda hep semavidir Mezarları hep ruhanidir Osmanlı hacıları önce orayı ziyaret eder Dualar edip himmet diler O dualar bereketiyle haccederler Hacları makbul olup evlerine dönerler Ahmet Kemal Kayıt Tarihi : 15.8.2023 |