Alışverişe gittiğim bir iş yerinin sahibi ile aldığım ürün arızalı çıkması sonucunda ürün değişikliği için dört ya da beş defa iş yerine gittim. Her gittiğimde sohbet edip konuşuyorduk. " Bana nişanlı olduğunu haftaya da düğünün olduğunu söyledi. Benim pek fazla arkadaşım yok gelirseniz mutlu olurum." diyerek Israr edince geleceğimi söyledim. Düğün olduğu adrese gittiğim yer açık alandı. Işıklarla süslemişler ses sistemi çok güzel hazırlanmış şarkılar çalıyordu. Loş ortam çok romantik ambiyansı ister istemez insanı hisli yapıyordu. Etrafıma bakındım tanıdık birileri var mı diye? Fakat tanıdığım birine rastlamadım. Gelinle damat geldi dans ediyorlardı slow bir müzikle alkışlar konfetiler patlatıyorlardı resimler, kamera çekimleri yapılıyordu. Tekrar bakındım etrafıma arkamda oturan, benim yaşıma yakın genç bir kadın ağlıyordu. Gözlerinden yaşlar boşalırcasına kimseye aldırış etmeden ağlaması dikkatimi çekti. Herkes çok mutlu fakat o ağlıyordu. Baktım dans eden damada dikkatle bakıyordu. Sanki onu görmeye gelmiş gibiydi daha sonra baktığımda o genç kadının gittiğini gördüm. Sonra o anda ben de duygulandım. Onun önceden erkek arkadaşı olduğunu düşündüm kendi kendime bu şiirin ilk dörtlüğünün sözleri orada yazdım. Sonra eve gelince şiiri tamamladım.

SEVDA MEZARLIĞI

Ben seni gözümde çok büyütmüşüm
Oysa işin aslı öyle değilmiş
Kendimi cahilce boş uyutmuşum
Kelimelerin süslü öyle değilmiş

Çiçeği burnunda bir aşk belledim
Akıla uymayan kalbi kolladım
Yetmedi allayıp onu pulladım
Bana karşı hisli öyle değilmiş

Hemen geldin kurşun sıkarcasına
Gözüme herşeyi sokarcasına
Baktın yaralarımı yakarcasına
Bakışların sisli öyle değilmiş

Sevda mezarlığı kalbim ağlama
Dönülmez yer farzet beni bağlama
Kendime söz verdim gönül dağlama
Geçmiş sevda faslı öyle değilmiş

Beni anmıyorsa neye yarar ki
Kalpten sevmiyorsa niye sorar ki
Gönül neden uzak huyu arar ki
Sandım aşka yaslı öyle değilmiş

TUBA DEVRİM (GÜLCE& DEVRİ)