Son mektup
En hazin günler sokağında geçti
Bekledim köşe başında göreyim diye Bakıp durdum saatlerce beyaz perdeye Ya evde değildin yada bakmadın Neredeydin o eve gelmedin mi hic Sahiden sen beni görmedin mi hiç Kaç defa gittim geriye döndüm Yanımdan geçtin görmedin mi sen Telefonun sesini duymadın mı sen. Kar dursa, yağmur başlardı Titrerdim soğukta ayrılamazdım Görenler bana şaşardı Ne bekliyorsun diyenlere anlatamazdım. Perşembeydi evet perşembe Nisanın biriydi sanırım Perden kıpırdadı penceren açıldı Nihayet dedim nihayet Gülerek el salladığını şimdiki gibi hatırlarım Tam cevap verecektim ki Ben değilmişim o el salladığın Yıkıldım mı, çöktüm mü bilemedim Neden diye sana hiç söyleyemedim Gözlerim doldu, doldu boşaldı Bir daha o sokağa gidemedim. Artık her yer benim için yarı açık cezaeviydi Günler, aylar geçmezdi Duydum ki bir gün onunla kaçmışsın Annen, babanı perişan bırakmışsın Çok geçmeden o malum haberini aldım O serseri kirli işlerinden hapse tıkılmış Seninle masum yovrun ağlarmış. Tek bir karşılık beklemeden Beni istemedi demeden Bana koş desen denizde koşardım Bana gel desen gökte uçardım. Yalnızım hazan yaprağı gibi kuru Seneler asır oldu ağarttı saçları Hasret alev aldı eritti taşları Kırgınım içimden çıkmaz bu acı Bilmiyorum nerdesin şimdi Seni beklemek beni bitirdi. Mustafa Yaman 12.6.2023 |